Gerekmiyor artık ne dağ ne Irak
Yeterki sen hele silahı bırak
Ne olacak diye etmeyin merak
Meclise geliniz, yazıklar olsun!
Şehit anaları. dullar. yetimler
Kahpece sinsice yok olan timler
Sizi lanetliyen tüm yönetimler
Affetti biliniz, yazıklar olsun!
Demekki boş yere ölmüştü hepsi
Meclis size açık unutun hapsi
İkramlarla dolu altından tepsi
Uzansın eliniz, yazıklar olsun!
Şehirli olunuz kimse yok dağda
İnde yaşanır mı hele bu çağda!
Bir eliniz bal’da diğeri yağda
Kopası diliniz, yazıklar olsun!
Nasılsa bu millet kalmadı başı
Şehit anaları aksın göz yaşı
Katledip durdunuz binlece kişi
Kılıcı siliniz, yazıklar olsun!
Milletim sahipsiz gönlü yaralı
Meclistir son hedef değil İmralı
Yolunuz Ankara bilin kural’ı
Meclise dolunuz, yazıklar olsun!
Der Mikdatî şaştım dilim tutuldu
Bu azgın caniler yine kurtuldu
Yahu böyle gaflet nasıl yutuldu
Kahrolun, ölünüz, yazıklar olsun!
Kayıt Tarihi : 21.10.2007 03:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ERDOĞAN: PKK DAĞDAN İNECEK, ŞEHİRLİ OLACAK PKK’ya karşı sınırötesi operasyon gündemdeyken Başbakan, canlı yayında PKK’lıları dağdan inmeye çağırdı: “Silahı bırakacak, dağı terk edecek, şehirli olacak. Yapılacak bir şey varsa, Parlamento çatısı altında yaparsın, gereken odur 20.10.2007 20:32 ---------------------------------------- ---------------------------------------- İSTANBUL - Başbakan Tayyip Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin PKK’ya yönelik olarak “Silahları bırakın, gidin Türk parlamentosunda demokrasini mücadelenizi verin” sözleri üzerine önemli mesajlar verdi. Erdoğan, PKK’lıların dağdan inmesi amacıyla hazırlanan “eve dönüş yasası”nın halen yürürlükte olduğunu hatırlattı. “Genelkurmay’la enine boyuna müzakere ederek, eve dönüş yasasını çıkardıklarını” söyleyen Erdoğan, “Kullanabilirler, manisi yok. Biz bunu bunun için çıkardık” dedi. Kanal 24’ün canlı yayınında konuşan Erdoğan, PKK’nın ise “Bu bir tuzaktır” diyerek, yasadan yararlanılmasını engellediğini belirtti ve şöyle devam etti: “Terörist, terör örgütü silahı bırakacak. Artık şehirli olacak. Dağı terk edecek. Bunu başardığı anda, bu kararı verebildiği anda, ben inanıyorum ki, ülkemizde onlar da aileleriyle beraber huzuru yakalayacak ve bölge de aradığı huzura, istikrara çok daha süratle kavuşacak. Burada bizim derdimiz, yapılacak bir şey varsa, parlamento çatısı altında gelirsin yaparsın, burada siyasetle, gereken odur.” DTP’LİLERE SERT MUAMELE YOK Başbakan Erdoğan, bir soru üzerine DTP’lilere Parlamento’da “sert muamele yapılmadığını” söyledi. ABD ve AB ülkelerinin PKK’yı ‘terör örgütü’ olarak nitelediğini hatırlatan Erdoğan, “Parlamento’nun çatısı altında olan bu parti, PKK’ya terör örgütü diyemezse, ‘kardeşimiz’, ‘arka bahçemiz’ derse, o zaman nasıl biz birlik, beraberlik, dayanışma içinde olacağız” dedi. PKK, KÜRT ORİJİNLİLERİ GÖLGEDE BIRAKAMAZ Erdoğan, Kürt kökenli vatandaşlara yönelik olarak da şunları söyledi: “Kürt vatandaşlarımızı adeta terör örgütünün kaynağı gibi ilan etmek çok büyük yanlış olur. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Onun içinden çıkmış 3 bin -5 bin terörist kalkıp; binlerce, on binlerce Kürt orijinli vatandaşlarımı gölgede bırakamaz. Her topluluğun içinden bunlar çıkabilir. Kaldı ki terör örgütünün içinde Suriye’den gelen liderler, kadroların içinde yer alanlar da var. Aynı şekilde İran’dan da var.” AK PARTİ’DE 50 CİVARIN KÜRT KÖKENLİ VAR Erdoğan, AK Parti’de Kürt kökenli milletvekilleri olduğunun da altını çizerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Benim partimin içerisinde sayılarını kesin olarak belirlemedim ama 50 civarında Kürt kökenli vatandaşım milletvekilidir. Böyle bir ayırımcılığı kim düşünüyorsa çok ciddi bir yanlış yapar ve bu ülkeye ihanet etmiş olur. Türk milleti ifadesi ile ortaya konulan şey sadece bir anayasal vatandaşlık noktasındadır. Benim Kürt vatandaşıma da saygı duyacaksın, Türk vatandaşıma da saygı duyacaksın. Öbür tarafta Laz’ına, Arnavut’una da, Boşnak’ına da saygı duyacaksınız.” ntv

içini okuyorsun. yazılanlar hep doğru ama
okumayan dinlemeyen cahillere ne demeli.
ülkem ne çektiyse bunların yüzünden çekti
yüreğine sağlık saygılar
ÇEYREK ASIRDIR BEŞ ON BİN PİÇİ HALLEMEYEN TÜM KURUMLARA YAZIKLAR OLSUN.
ÜSTADIM YÜREĞİN DERT GÖRMESİN.
SELAM VE DUA İLE.
evlatlarının bedenlerini kutsal vatan topraklarına nişane olarak bırakan
; Toprak vatan kalsın diye canından vazgeçebilecek evlatlar yetiştiren şehit
anaları, şehit babaları, annelerimiz, babalarımız; Hayat arkadaşlarını,
babalarını, annelerini yatırdıkları vatan toprağını eş diye, baba diye,
anne diye koklayan şehitlerimizin bize kutsal emanetleri şehit eşleri,
şehit çocukları, evlatlarımız; Hepinizi saygıyla selamlıyorum.Bizim
değerlerimiz ortak. Biz aynı sevinçleri paylaştık. Aynı üzüntüleri
birlikte yaşadık. Acılarımızı yüreğimize gömdük, sadece birbirimizle
paylaştık. Onun için hislerimiz de aynı, buluştuğumuz yerler de aynı.Dün
Kıbrıs'ta Beşparmak Dağlarında buluştuk, hepimizin gayesi ortaktı: Türk'ün
istiklali, namusu. Kısa süre önce Cudi Dağında, Kandil Dağında, Şırnak'
ta buluştuk. Yine amacımız aynıydı. Tıpkı Çanakkale'de vatana göğsünü
siper edenler gibi, Sakarya'da ölüm emrini gözünü kırpmadan uygulayanlar
gibi.Kimimiz bu seferden Gazi olarak döndü, kimimiz Şehit olarak. O gün
de, bu gün de biz bu ülkenin toprağını Doğu, Batı, Kuzey, Güney diye
ayırmadık. Toprağın her parçasını Kutsal Emanet kabul edenlere o gün
ihtiyaç vardı, bir avuç toprak için can verecekler ihtiyaç vardı. Biz de
oralardaydık.Ben oradaydım. Toprağı kendine yorgan yapan evlatlarınız da
oradaydı.Bizim buluşma noktalarımız belli. İhtiyaç olduğunda, elde silah
dağda buluşuruz biz. İhtiyaç bittiğinde şehit mezarında duada.Kıbrıs'ta
EOKA'lılarla mücadele ederken sizin evlatlarınız, babalarınız, eşleriniz
beni yalnız bırakmamıştı, Cudi'de, Kandil Dağında da yine onlar yanımdaydı
. Ayaş'ta da onlar benimleydi.28 Temmuz'da, vicdanlarda mahkum olanlar
gibi:Buradan Bakan sofralarına gitmeyeceğim;
Bölücü sloganlar eşliğinde miting meydanlarında olmayacağım;
VİP Salonlarında da ağırlanmayacağım;
Demiştim.Yürekleri, gönülleri benimle birlikte hapis olanları ziyaret edeceğim; Mezarında yatan silah arkadaşlarımın, şehitlerimizin ruhlarına dua edeceğim Demiştim.İşte biz buradayız.Olanları ve onları unutanlara inat buradayız.Sadece ihtiyaç olunca bizleri hatırlayanlara inat buradayız.
Gözlerini ve yüreklerini Şehitlerimizin manevi varlıklarına ve bizlere
kapatanlara, sorumluluklarını görmeyenlere, görmezden gelenlere inat biz
her şeyi görüyoruz.Cesaretlendirdikleri teröristlerin pusularıyla, her gün yine birer ikişere Şehit cenazesiyle yeni ocakların söndüğünü biz görüyoruz.
Burada bizim kanunlarımız geçer deyip, Van'da Emniyeti basan eşkıyanın,
Akhisar'da, Erzurum'da karakol basan eşkıyanın nereden cesaret aldığını
biliyoruz.Polisin güvenliğe muhtaç olduğu ülkede masumun hakkının, namusunungüvencede olmadığını da biliyoruz.
Gözleri Avrupa Birliğinden başka bir şey görmeyenler, işaretleri sadece
oradan alanlar gelip
Edirnekapı'ya baksınlar. Onların siyaseti burada bitiyor.
Ne oy hesapları ne popülarite! .. Buradan ders alsınlar! Vatan için toprak
olmuş bedenlerden ders alsınlar. Devlet devlet olsun diye, toprak vatan
kalsın diye can verdi buradakiler.Şan almak için, nam almak için değil.
Almadan verdiler buradakiler.
Değerli gönül dostlarım;
Bizim sahip çıkılmamaktan şikayet ettiğimizi;
Yaptığımız fedakarlıkların karşılığı verilmiyor diye yakındığımızı
Düşünenler yada bununla bizi yaralayacaklarını sananlar yanılıyorlar.
Bilmiyorlar ki biz, almadan verenlerdeniz.
Bizi bize yapılanlar değil, bizimle yola çıkıp şehit olan arkadaşlarımızın
emanetlerine sahip çıkılmaması, onların manevi haklarının savunulmaması,
haklarının korunmaması, Şehadetlerinin sıradan ölüm gibi düşünülmesi
yaralar.
Biz bu ülkeyi, aldığımıza karşılık sevenlerden değiliz.
Bizim sevgimiz lafta değil.
Bizim sevgimizi ispata gerek yok.
Biz bu ülkeyi aldığımız için değil verdiğimiz için seviyoruz.
Bu vatanın toprakları bizim bir parçamız.
Çünkü bu vatanın toprağı sizin Şehit evladınızın bedeni ile harmanlandı.
Çünkü bu vatanın toprağına sizin şehit eşinizin bedeni karıştı.
Çünkü bu vatanın toprağı Gazi arkadaşlarımız kanlarıyla ıslanıp yoğruldu.
Çünkü bu vatanın toprağı sizin Şehit babanızın, annenizin bedeni. Onların
kokusu bu toprağa sindi. Siz Şehit evlatları ana kokusu, baba kokusu diye
onu bildiniz, onu kokluyorsunuz.
Bu vatanın toprağı onun için bizim bir parçamız. Onun varlığı bizim elimiz
ayağımız, evladımız, babamız, anamız.
Herkes vazgeçse, biz evlat bildiğimiz, ana, baba bildiğimiz bu
topraklardan vazgeçemeyiz.
Dün almadan sevdik, yarın da almadan sevmeye devam edeceğiz.
Dün devlet böldürtmeyin dedi, böldürtmedik.
Yarın da böldürtmeyeceğiz.Böleceğiz diyenler, o gün başaramadı, yarın da başaramayacak.Bu topraklar, bu analara, hainlere inat bayrağa bedenini siper edenevlatlar yetiştirmeye devam edecek.
Şehitlerimiz Şırnak'ta, Hakkari'de, Kıbrıs'ta niçin şehit olduklarını
biliyorlardı. Biz de biliyoruz.
Unutmadık, unutmayacağız.
Onlar bu cennet vatan uğruna cennetteler.
Allah gani gani rahmet eylesin.
Dualarımız onlarla.
Hepiniz Allah'a emanet olun.
Korkut EKEN
selam ve duam ile
TÜM YORUMLAR (8)