GERÇEKTEN GİDİYOR MU?
Öyle paranoyalar vardır ki aslı olmasa dahi,zaman içerisinde gerçekten varmış gibi ete kemiğe bürünür.
Bugünkü ortamı hazırlayan oniki eylülün karanlık dönemidir. Rabıta vb. şeriatçı örgütlenmelere ödünler ve destekler verilerek bugünlere gelindi.
Din elden gidiyor paranoyalarıyla sürekli şeriatçı özlemler gündemde tutuldu.Erbakan’nın deyimiyle yavaş,yavaş türban olayları dahil olmak üzere kadayıfın altı kızartıldı.
Din dersleri okular da zorunlu hale getirilerek; gençliğin maneviyatını güçlendiriyoruz teraneleriyle,cemaat ve dini vakıfların yoksul gençlere yardım adı altında verdiği destekle genliği adım, adım ağlarına düşürdüler.Bu yetiştirdikleri gençler birer militan olup üst düzey görevlere kadar yükseldiler.Bu yükseliş halkın yoksullaşmasıyla eş orantılı olarak gelişti.
12 eylül cuntasının ve anayasasının bize bir armağanı olan AKP bu anayasaya karşıymış gibi görünmesine rağmen özünde yaptıklarıyla ondan ve diğer geçmiş iktidarlardan farklı olmadığını göstermiştir.
İşçi sınıfı ve emekçi örgütlerine en büyük darbeyi 12 eylül cuntası vurmuştur. Fakat gelen hükümetler ve AKP de dahil emekçilerin örgütlenme hakları verileceğine,12 eylül rejiminin uygulamaları daha da yasal zemine oturtulmuştur.
Doğuda yoksulluk ve işsizlik tüm ülkede olduğu gibi daha da katmerliyken.Bunun çözümü yolunda en ufak bir adım dahi atmamıştır.Adım atmayı bırak lafını dahi etmemektedir.
Tüm siyasetini ABD ve emperyalist tekellerin,yerli işbirlikçileriyle belirleyip uygulamaya koyan AKP seçim süresince mazlum tavırlarına soyunarak, dilenci durumuna düşürdüğü halkın oyunu toplamayı başardı. Bu durum yoksullaşan halkın daha fazla sarıldığının da bir göstergesidir.Çünkü kedisine verilen bir torba kömürle,birkaç kilo makarna vb. kaybetmek istememiştir.Alternatifsizlikten yoksullaşan halk yine AKP ye yönelmiştir.
12 eylül anayasasında olduğu gibi Akp nin hazırladığı anayasada da yoksulların ve ezilenlerin hiçbir sorununa çözüm getirmemektedir. Sivil anayasa teraneleriyle uygulamaya çalıştığı yasaları kabul etmemek askeri cuntanın hazırladığı anayasayı savunuyor anlamına da gelmez…
Ancak….
Demokratik bir ortamda hiçbir zaman din ve inanç özgürlüğü elden gitmez…Ve bazılarının elinden bir propaganda malzemesi olmaktan kurtulur…
DAHA DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE DİLEĞİYLE..
30 Eylül 2007
Aliseydi TaşdemirKayıt Tarihi : 30.9.2007 20:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)