Gerçek ölenler Şiiri - Sandra Şentürk

Gerçek ölenler

Gidipte dönmeyen herşey gibisin...
Avuçlarımda yaşayıp tutamadiğim bir kelebek ..
Son seferine çıkmış bir gemi...
Sabahlara kadar süren sancılı bekleyiş...
Bir evde unutulan en güzel güller gibi ...
Belki de o evin akvaryumdaki balıkları...
Uzun zamandır o eve uğranmayan...
Yalnız dört duvar ...
Ne bir insan sesi ; soluğu
Ne de yaşanacak anlar bırakılan ...
Her an bir hatıra hayatta...
Ve her hayat yeni bir yaşam...
Herşey zamanla solar da ; bahçe; güller; en güzel gülüşler...
insan yüreği solmaz mi hiç ?
Ve bugün gidiyorsan ; yarın gelmeyeceğin içindir...
Alıp başımı bin yıllık yere de gitsem dönüp ; kavuşacağım yer sensin diyen sevgili sen...
Bugün susuyorsan ; söyleyecek bütün sözcükleri tükettiğin içindir...
Ve bu bitişler derinden yakar yüreğini...
Bir sevda türküsünü taşırsin bağrında nereye kadar?
Kış kıyamet dışarısı; açma pencereni üşürsün...
Zaten ısınacak birşey de kalmamış ki...
Birkaç odun belki...
Bir yudum çay ...
Hepsi o kadar...
Başka neyin var ?
Bak uzaklara ...
Elinde bir küçük hatıra ...
Belki o bile yok ...
Kimsenin yolunu gözlemiyorsan yaşamak kolay zannedersin
Peki ya kimse yolunu gözlemiyorsa ?
Bacası tüten evler...
Kimbilir içi nasıl yuva kokar...
Hasret kaldığının ne olduğunun önemi yok bilesin ki
Memleket yâda maziden bir dost ; belki bir yâr
Hiçbir hatıra dilsiz değildir...
Gözlerinin önünde dolanır durur ...
Ayak sesleri çıkartır...
Sen ; gömdüm zannedersin ...
Hatıralar gömülmez ...
Gömülen insanlardır...
Toprağa gömmekten daha acı birşey varsa da
Yüreğe gömmektir ...
Bir insanı yaşarken kaybedip sevememekten daha zor birşey varsa
Çok seviyorken o yaşarken öldürmektir ...
Ya yüreğinde; ya düşünde ; ya da ömründe...

Sandra Şentürk
Kayıt Tarihi : 12.7.2024 15:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!