Ne umut gelecekten, ne hayır var
maziden,
Bostanda bir sayfayım Şiraz’lı şeyh
Sadiden.
Yönüm beni arıyor,rüzgarların gülüyüm
Uçuyorum göklere bir bilinmez vadiden.
Soruların gizinde kaybolmuş
Seni ele sevirem ki...
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Devamını Oku
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Haklısınız, mesneviyi ilk okuduğumda ilk bir kaç sayfasında kitabı fırlattım attım Sonrasında düşündüm, bu insanı seven bunca insan neresini sevmiş acaba? Şair duygu selinde abartmış işte. Elbette mürşidim Kur'an ve Muhammed AS. Düzenleyeceğim.
Celaleddin Er-Rumi'nin içinde yirmi küsur tane müstehcen hikayesi bulunan Mesnevi denen o sapıklık kumkumasının nesinden şifa bulup kendinize geldiniz Bayram bey. Bir mü'min için , irşad kitabı olarak Allah'ın son hak kitabı Kur'an gibi, bir baki mucizesi varken, başka yerlerde mürşid aramak ne manadır acaba?
Haklısınız, mesneviyi ilk okuduğumda ilk bir kaç sayfasında kitabı fırlattım attım Sonrasında düşündüm, bu insanı seven bunca insan neresini sevmiş acaba? Şair duygu selinde abartmış işte. Elbette mürşidim Kur'an ve Muhammed AS. Düzenleyeceğim.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta