Gençlik Şiiri - Osman Karahasanoğlu

Selam Can Dostlar
Bu hafta yazımızın yeni konusu: GENÇLİK" olacaktır.
Geçen iki haftada değindiğimiz konuları kısaca özetler isek;
İnsanın Yaradılış Gayesi Olmuştu.
Nereden geliyoruz?
Dünyada işimiz nedir?
Nereye gidiyoruz?
Sorularına cevap bulmaktır.
İnsanın bu yolculuğu nereden başlar nereye kadar gider?
“O yolculuk ise:
1-Âlem-i ervahtan,(ruhlar âlemimden)
2-Rahm-ı maderden,(anne karnından)
3-Dünya
4-Sabavetten,(çocukluktan)
5-Gençlik
6-İhtiyarlık
7-Ölüm
8-Kabirden,(cesetlerin topraktaki yerleri)
9-Berzahtan,(ölenlerin ruhlarının kıyamete kadar kaldığı yer, tünel)
10-Haşir(dirilmek)
11-Sırat'tan (cehennem üzerine kurulan köprü)
12-Cennet veya Cehennem denen bir uzun sefer-i imtihandır.
Bu sorularının 1.2.3 ve 4.maddelere önceki iki yazımızda değinmiştik.
Bu günkü konumuz 5.maddede yer alan GENÇLİK teşkil edecektir.
Buluğ çağı fıkıh terim olarak, bir kimsenin çocukluk dönemini bitirip, gençlik döneminin başlamasıdır.
Hayatta mes'uliyetin insanın omuzlarına yüklendiği yeni bir hayat başlamaktadır.
İstikbalini garanti altına almak iyi ve güzeli kazanmak için gayret içinde bulunmak gerektirir.
Her iki dünyanın ihtiyaçlarını karşılamak için çalışan insanın en hareketli döneminde önüne çok engeller çıkıp yolundan insanı saptırmaktadır.
Bu günün küçüğü yarının büyüğüdür.
Eğitimciler: Doğacak çocuğun eğitimin anne karnında başladığını söylüyorlar. İlim adamları bizim geleneğimizde eğitimin seni anlayabilme yaşında başladığını yaşantılarıyla diyerek göstermişler.
01 yaşından itibaren çocuk çevresinde olup biteni anlamasa da izler zamanla yaşına göre genetik yapısına beslenme ve eğitimiyle tanıştığı çevreyle ilmi kabiliyetiyle yükselir.
Tam zirve 20 yaşına varıncaya kadar mükemmel bir sınıra yükselir.
Mezara kadar ilim öğrenmeyi dinimiz bize söyler. Öğrendiği ilmi hem yaşar hem de kendini geliştirir.
Peygamberimiz (asm) “Size hayırlı gençleri tavsiye ederim. Çünkü onların kalbi daha incedir.
Allah beni doğrulukla ve müsamahayla gönderdi. Bana gençler yanaştı, ihtiyarlar bana muhalefet etti” buyurdular.
Sonra Peygamberimiz (asm) “İman edenlerin kalplerinin Allah’ın zikri ile haşyet içinde kalması ve Allah’tan korkarak Allah’a yönelmesi zamanı gelmedi mi?
Kendilerine önceden kitap verilenler gibi uzun zamanın geçmesi ve yaşlarının ilerlemiş olması onların kalplerini katılaştırmasın. Çoğu gibi hakka ve hakikate karşı kalpleriniz katılaşmasın” âyetini okudular.(1)
“Resulullah (sav) buyurmuştur: “ Gençlerinizin en hayırlısı (olgunluk ve kemâlde) yaşlılarınıza benzeyen, yaşlılarınızın en şerlileri de (azgınlık ve şımarıklık ta) gençlere benzeyenlerdir.”( 2)-(3)
İlk Müslüman olan genç Hz. Ali (ra) 10 yaşındaydı. Peygamberimiz (asm) ona ilminden dolayı “Ali ilmin kapısıdır” ve cesaretinden dolayı da “Allah’ın aslanıdır” demiştir.
Hz. Ali (r.a.) ashabın en âlimlerinden biri idi. Onun için ilim beldesinin kapısı olarak bilinir. Peygamber efendimiz bir hadis-i şeriflerinde: “Ben ilmin/ hikmetin şehriyim, Ali de kapısıdır. İlim isteyen kimse bu kapıdan gelsin” buyurmuştur.(4-5-6-)
Zübeyir b. Avvam (ra) Müslüman olduğu zaman 15 yaşındaydı.
17 yaşında eline kılıcı alıp gece sokağa fırlamıştı. Peygamberimiz (asm) ona “Zübeyir benim havarimdir” demişti.(7-8-)
Genç yaşta İslamı seçen çok sahabe mevcuttur. Hepsini buraya yazsak sayfalar almaz.“Evet, gençlik damarı, akıldan ziyade hissiyatı dinler... His ve heves ise kördür, akıbeti görmez.”(9)
Bu ifadelerden de anlaşıldığı gibi sağlam İslami bir eğitim almalı ki hata payı az olsun.
Gerçek manada verilecek müspet ilimler aklını aydınlatırken, Dini manevi ilimlerle kalbini, vicdanını ve ruhunu aydınlatacaktır.(11)
Hem dünyasını hem de toplumda hal ve hareketiyle kul hakkını gözetip başkasının hak ve hukukuna saygılı bir genç yetişmiş olur.
Devletine milletine ve vatanına sahip çıkar. Dini alet ederek, çıkarları için gençleri kimse kullanamaz. Çünkü dini ilimlerle de yetişmiş kabiliyetli bilgili ve temel ahlakı alan gençler halkın birlik ve beraberliğine katkıları olacaktır.
Her türlü bölücü fitne odaklarının oyunlarını da bozacaktır. Böylelikle de asayişe yardımcı olduklarından devletin asker ve polisini de sevecektir.
Böyle güzel bir eğitimi almayanların hali ve neticelerini senelerdir görmekteyiz. Uyuşturucu yaşı ülkemizde gittikçe küçük yaşlara doğru hızlı bir şekilde inmektedir. Uyuşturucuya alışmış bir genci devlete ve aileye ne büyük acı ve masraflar çıkartmaktadır.
Evlatlarımızı elimizden böyle almaktadırlar.
Gençlerin his ve nefsani arzularını, zevklerini tahrik ettiren yanlış yollarla ülkemizi ve gençlerimizi yok etmek istiyorlar. Gençlerimize anne ve babaları ve eğitimcilerimiz şefkatle yaklaşmalıdırlar. Yolculuğumuz sıralamaya göre devam etmektedir.
Haftaya 6.madde konumuz İHTİYARLIK olacaktır. Allah tüm gençlerimizi maddi ve manevi ilimlerle tam tekmil eğitimini alanlardan ve verenlerden eylesin.
Efendimiz Muhammed Mustafa'nın(a.s.m) gerçek yaşantısını yaşayanlar ve onun yolu olan Allah'ın istediği "Sırat-ı Müstakim"olan doğru yol dur.O yolda gidenler her türlü hak ve hukukuna da sahip çıkanlardan olurlar.. Gençlerimiz önüne konan hain hile ve tuzaklardan Allah’ım korusun.Anne ve babalarına hayırlı evlatlar eylesin.
Yolculuğumuz sıralamaya göre devam etmektedir.
“O yolculuk ise:
1-Âlem-i ervahtan,(ruhlar âlemimden)
2-Rahm-ı maderden,(anne karnından)
3-Dünya
4-Sabavetten,(çocukluktan)
5-Gençlik
6-İhtiyarlık
7-Ölüm
8-Kabirden,(cesetlerin topraktaki yerleri)
9-Berzahtan,(ölenlerin ruhlarının kıyamete kadar kaldığı yer, tünel)
10-Haşir(dirilmek)
11-Sırat'tan (cehennem üzerine kurulan köprü)
12-Cennet veya Cehenneme kadar devam eden uzun bir imtihan yolculuğudur.”(10)
KAYNAKLAR:
(1)- (Hadid suresi (57): 16.ayet
(2)- Râmûz 281/15
(3)-Feyzü´l Kadîr, 15:776)
(4)- Tirmizi, Menâkıb, 20;
(5) - Hakim, Müstedrek, H.No: 4612, 4613, 4614;
(6)- Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr, H.No: 10898
(7)-) Müstedrek Hadis no:7846
(8)- Beyhaki, Şuabü'l İman,Hadis No:35460
(9)- (13.sözün 2.makamın haşiyesinden)
(10)-(23.Sözler 2.mebhas 3.nükte)
(11)-Münazarat
Hazırlayıp Sunan: Osman Karahasanoğlu
e-mail:[email protected]