yaşanılacak şeylerin ötesinde, rüzgarlı bir şehrin sert iklimişyle uğraşıyoruz durmadan.
karlı dağların bakışlarına yaslanıyoruz.
omzuna başımızı koyabileceğimiz bedenlerin çok uzağında olmanın acısını duyuyoruz uğultular eşliğinde.
kimi anların geride kaldığını bilmek, bazen kemiriyor düşüncede ki umutları. biriktirdiğimiz üç beş sevincin yağmalanmasına şahit oluyoruz.
oysa o sevinçleri biriktirmek için, nice yılları aşındırmıştık.
nice düşe kalka yürümeye çalışmıştık hüzün sokaklarında...
geçen bunca ay, bunca yıl bize çoğu şeyi anlatıyor aslında.
ıslandığımız caddeler, kaldırımlar, artık bambaşka...
anılarımızın ortağı yerler, şimdi seçim öncesi verilen vaadlerin kurbanı.
her sakladığımız hikaye, hayatın içinden gülümsüyor sorgusuzca...
yalnızlığı dost edinirken, kendi haline bırakıyoruz onca kalabalığı;
arkadaşlığı, kavgayı.
sonra elimizden avucumuzdan kayıp giden şiirleri anımsıyoruz, bir başınalığın şafağında...
gidişlerin ötesinde sömürülen her yaşımız bize yitirilen gülüşlerimizi öğretti. bazen anlayamadık, bazende anlamak işimize gelmedi.
baştan demiştik zaten bunlar 'ders notları gençliğimizin' diye.
anlamamak sadece bir bahane, gerisi anlatılmaz soru işareti...
Kayıt Tarihi : 4.2.2009 10:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
3 Kasım 2007 Erzurum ' susmuştum, çoktan susmuştum sadece yaşımı konuşturmuştum'
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!