Masallar mutlu son ile bitmeli
İyiler ödüllendirilmeli
Kötüler cezalandırılmalı
Gökten üç tane elma düşmeli
Ve sen
Benim olmalısın
I.
Kış güneşi
İçini ısıtır sevgililerin
Ayrılırken köşe başında
Dudaktan dudağa kanatlanan
Yüklemi karışık duygularla
Olamayız
Ne martılar kadar özgür
Ne de bir kağıt parçası kadar
Uzun ömürlü
İnsanız biz
Sadece fani
Etekleri uçuşan
Bir şehir düşün şimdi
Kuru boyayla bile çizilemesin
Rimeli akmış ağaçların
El ele tutuştuğu
Patika bir yoldur
Aynı çiçeğe su veriyoruz seninle
Yaprakları ile umutlarımız birlikte büyüyor
İki yüreğe kök salıyor sanki
Ağır ağır, usul usul
Toprağın koynunda sevdamız
Çiçek büyüyor sere serpe
Hınzır bir gülüş
Eteklerindekini döker
Uykular kırka bölünürken
Tek tük lambalar
Gecenin ateşböcekleri olur
Yitik hatıraların arasında
Besbelli yerindedir güneş
Yüzer mavinin kıyısında
Yanık yüzlü çocuklar
Koşar durur
Bulutlarla yarışır uçurtmalar
Ama bilmezler hemen ötede
Eğer
Senden önce ölürsem
Vasiyetim olsun
Beni
Çocukluğuna gömsünler
Sevginin, mutluluğun diyarına
Ağaca, çiçeğe, masala
Martıya, buluta, yağmura
Doğan güne
Parıldayan aya
Sıcak demli bir çaya
Aldanan kim?
Kırmızı elbiseni giydin usulca
Kısa, pudralı bir ayna reveransı
Rimelin aktı yanağından, çocukluğuna karıştı
Yürüdün, yürüdün; bir daha yürüdün
Adımların hızlandı; tak, tak, tak, tak
Önce saçlarını savurdun vitrinin tozlu camına




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!