Gelsen,
gidenleri düşünmediğim bir an.
Ne savaş meydanlarında unutulan bedenim
ne son bakışımda yaşamak ihaneti.
Gelsen,
suların çelik mavisinda yikasam yüzümdeki kiri.
Her sabah, her sabah
avuçlarımin içine dolan gökyüzünden
yuvasına uçan kuşların
kirli beyaz kanatlarıni toplarım.
O vakit
tutuşur parmak uçlarım küle döner.
Diyorum ki geçer elbet
kalakalirim kararmış kemiklerimle bir zaman.
Bir zaman,
kuruyan köklerimi omurgamda taşırım
tohum olur toprağımda açarım
ekin bicerim rahmetli kollarımla.
Ve mehtaplı gecelerin birinde
kalbimde uyuyan musikiyi dinlerim hicaz makamında:
'ne müşkül imiş güzel sevmek.'
Bir damla ışık süzülür yanağımdan usulca.
Tanrının evine çarmıhimi gererim.
Bir parça bayat ekmek sunarım ölü babama.
Ses vermeyen bir ölüden medet umarım:
'konussana ey ölü! bu sonsuz çile ne için?'
Kalk artık yeraltından Dostoyevski.
Artık kumar bircun yok.
Sen kardeşim Kafka.
Bir hamam böceğinin yarasından,
konusu sen olmadığın bir davanın
sakın sanığı olma.
Ve sen ey ben!
Bırak bu şekspirane tavrı!
Çağırsanda gelmez artık
'Gelsen' dediğin.
Kırılması gereken zincirlerin var,
var gücünle zincirlerini düşün...
09.12.2020
Gökhan SarıkayaKayıt Tarihi : 15.7.2021 14:18:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gökhan Sarıkaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/07/15/gelsen-94.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!