Günler akarken yakalaması çok zor eğer ki zamana yenik bir toplumun içerisindeyseniz. Sizi anlayan insanlar daima uzaktadır. Bulmak için yol kat etmek gerekir. Sıkıcı ruh halleri, kabullenilmiş bir sınır, ulaşılmaz bir mutluluk söz konusu.
Bir kalemle uzaklaştığım bu hayattan, hep bir boş sayfanın kalemi olmak istiyorum. İnsan olarak devam ettiğim bir ucube söz konusu. Bu ucubeyi topluma kabul ettirmek için savaşı bıraktım. Artık ucube yanımda, dünya ile savaşıyorum. Kendimle imzaladığım barış, dünyayı tehdit edecek bir ittifak yarattı.
Bu ittifak sonucu verilen kayıplardan mesuliyet kabul etmek, ahmaklık içerir. Herkes kendi kazançlarından ve kayıplarından mesul bir hayatta. En büyük adımlar, karşına aldığın inançsız bir düşünce ile başlar. Hayatlar, yaşamak için inancını beslemek zorunda. Seçtiğim inançta kendimle barışmayı seçtim.
. . .
Her urgan bir saygı içerisinde, kötülüklerin efendisine hizmetkar olmak için, senelerini zarara yatırım peşinde. Bu his insanı bir ömür değil, binlerce ömre köle yapar. Ne zaman ki ölümden çıkarılan bir ders var ise...
Defterimin sayfaları bitmeye mahkum durumdayken, ben onu bir ders için ölümle konuşturuyorum. Bu kez her şey doğallıktan uzak. Yapay bir ölüm söz konusu ; ki bu durum yapay olan duyguları, geride büyük bir bozgunla karşı karşıya haksız bir ölüme götürecek. Bu haksız savaş, en insancıl gerçekleri gün yüzüne çıkarması ve gerçeklerin yeni baştan şevkle şekillenmesi için kocaman bir bebeğin oyunu.
Bu oyunda balçık devleri, iyilik perileri, savaşın ejderhaları, kutsal kılıcın gözde prensleri, elmanın düsturu acemi cadısı, kolaya kaçan büyükanne düşkünü kurdun, konuşan hayvanların yersiz tercümanları. İyilik timsali, tanrı olmaya çalışan Gepetto'nun, yalanı alet eden Pinokyo ve bütün yanlış gerçekçi başlıkların yok olduğu bir kifaye ile şiirsel bir doğuşun aleti olarak, ölüm akıyor ruhumun küçük bir parçasından harlayan alevle birlikte.
. . .
Aslında huzurun gerektirdiği bütün sorumsuz davranışlarımı yaktım. Bir insan olma hakikati içerisinde, uyumakta olanın kalktığı bir ayin, distopik bir ruhun belalarını kendisi için kullanmaya başlayacağı, bir gözün varlığını duyurması söz konusu. Anlam ve anlamsız olanların devinimi ile başlayacağım, sen ölürken.
Bu sayfalar ölümle yaşam arasında, derin isyanların haberci kuşu. Geçmişten günümüze ulaşması makul olan tek gerçeklik sınırsız bir doğruluk bahşedip izni lütufta beşer bir varlık.
İyiler ve kötülerin yanına beni de ekleyin. Ne iyi, ne de kötü. Çoğu zaman huzursuz bir vücutta yapmak istediklerini sakınmayan, kabul görmese de ilerlemeyi bırakmayacak, insanları kendi için kahretmeyen ve insanlar için artık çabayı yakmış, kendisi ile kocaman bir ordu ile yaratacağı dünyanın peşinde büyük letafetle...
. . .
Ferhat ÇiğdemKayıt Tarihi : 28.2.2023 13:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sakinim aslında, ruhani bir arzuyla. Çok yol kat ettim. Bu kez gelişim kişisel olmayacak. Geri dönmek için fazlaca geciktim.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!