bütün sarılmalar ablam kokardı
alaman şampuanlı yumuşacacık saçları dökülürdü
iki yanımdan boynuma...
bütün kırlangıçlar hep birden havalanırdı
hep çok uzaktı
hep çok yakın
hep pilavın bir kaşığında beyaz peynir...
eski sözcükleri ısıtırdık o yokken
eski gülüşleri kaynatırdık
acımız açılırdı
çıkardı içinden
çocuk yüzlerimiz...
körpe umutlar dizerdik
yaban çileği ipine
kırmızı...
ay aşınca geceyi kızılağaç dallarından
idare lambasının duvarı kaplayan gri denizinde
silik vapurlar geçerdi
köpüksüz
sessiz
alarga...
iki yüz arası
mermer heykeller kadar ürkek
yıkık güveler şehri
her yer sur...
veyli hikayeler anlatırdı
hıncahınç bir korku ağırırdı
gözüm yüzüme sığmaz...
ne kötü
kandil kör
asa korkak.
bir ağlasam zehirzemberek
karanlık yıkılacak...
senin bilmediğin cankıpırtılarım var
mavilerim var
beyaz sakallarına uçurtma doladığım.
yeni açmış portakal çiçeklerim
kasımın ortalarında...
tepeleme gece doldu şimdi düşlerim salapurya
ambarlarda koyun koyuna ölmüş
tarlasız kuşlar
gelincinikler...
gitti gider...
kağıt kuşun kanatlarıydın
uçamadın
uçama
uç
ama
gelincinik
çapraz fişengli kurşun asker koruyamadı seni
''annen sana terlik pabuç alacak''...
Kayıt Tarihi : 27.4.2011 08:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ülker Ercihan](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/04/27/gelincinik.jpg)
ne yazsam az gelir..
Muhbir
bağışla beni iki gözüm
mutlak bir yalnızlıktı beni sana ihbar eden
binlerce yıldır sancıyla çekilmiş
nesepsiz bir gebelikti
emzikten düşmüş narayla doğan...
öyle bir hilkatı garibeydi ki
addan yoksun
karanlık desen
ürker siyahlar boşluğundan.
mutlak bir yalnızlıktı
dehşet sarışın bir söz
suyun üstünde saman
rengini teninden alan...
yüreği ezgin bir kahve molası...
belki gemiler geçiyordur
yürüyerek denizi
can yelekleri
ve kurtarma filikalarıyla...
beni en uzak adaya at
dalga bile uğramasın kıyılarıma...
bolca nar
bir yanağı kızarmış
bir yanağı çöl elma
bazen çığlık çığlığa martılar
rüzgar keşişleme
ya sabır
milyonlarca taşı...
hadi pul pul dökelim more
ölü balığın göğüs kafesinden
akşamın kızıl renkli şarabi
açsın akan leylak kanımızdan...
ne dudaklarında kalsın feri
ne zahmetine katlansın bedevi
yalnız ve yalnız iki kolu var hayat
ilkin doğacaksın ve ölecek heyhat...
ah more geniş alnından hangi sahilin
gümüş dalgalarına kumlar çekiliyor
kimler sürükleniyor ağlarına gülüşlerinin
ikindiye çarpan sessizliğinde hayal...
bir yığın muammayla sana dönerken ibreler
hangi beldeden zavallı bir matem havası eser
tamburanın sesinden çıksın şimdi en dik meyanda
bakmıyor çeşmi siyah feryadeyle aynı anda...
havsalaya sıkışmış işte dimağın en nadim hali
ki tesellisi ummanın geniş ufkudur
koyulaşsa da endamında o latif melali
sesinde nice bin şikest kırk harami doludur...
Ülker Ercihan
hem gelin hem gelincik yüklemesi yapmış sanki..
belki de gel incinme yüklemesi de..
bazen deli dolu
bazen öğretmen edalı..
can ı gönülden kutluyorum
şiirlerinizi bir tuku gibi okumuştum..bütün şiirlerinizi..
Naime hocam demek istediğimi çok net anlatmış..
kendine has bir dili var şiirinizin..
keşke antolojide yazmaya devam etseniz diye düşünüyorum bugün..
'ay aşınca geceyi kızılağaç dallarından
idare lambasının duvarı kaplayan gri denizinde
silik vapurlar geçerdi
köpüksüz
sessiz
alarga...
iki yüz arası'
şiirinizin omurgası burasıdır diye düşünüyorum.
bir hayal gibi dolaşmak duvarda ne güzel..
bir duvarı denize çevirebilmek..
pilavdan dönenin kaşığı kırılsın bile güzeldi..
peynir tanesi..
şiirin büyüleyici lirizminden çok etkilendim gerçekten
can ı gönülden kutluyorum tekraren
lak lak cak cak cak cuk cuk var küfede..
ayıptır
Bu düşünceye kapıldığım şairlerin diğer şiirlerine de bakma merakım vardır..
şairin şiirlerinin hepsine değilse de bir çoğunu okuduğumda farklı ve oturmuş bir üslup sahibi bir şair ile karşılaştığımı hissettim..elifi de , alfayı da , alefi de bilecek kadar çok yönlü projeksiyona sahip şiir dilli bir şairle karşılaşmaktan bahtiyarım..
saygılarımla
TÜM YORUMLAR (36)