Gelincik Şafağı Şiiri - Yorumlar

Filiz Kalkışım Çolak
65

ŞİİR


128

TAKİPÇİ

Denizler esiyor, denizler; dalga dalga geçiyor şuradan ah düşümdeki gece sancıyor! Kirpiğinde masmavi kısılışları yakamozların. İçin için gelincik nöbetlerinde ışıyışları alev kızılı şafakların... ''Göğe Bakma Durağı'nda'' şairin söylemleri... İspinoz çırpınışları mavi gölün kenarında ah zambak havuzlarında çırılçıplak perilerin kar beyazı baldırlarından süzülen uğur polenlerinin dansı! Süt banyosunda yeni doğmuş kelebeğin küllerinden silkelenme seansı. Polensiz ağrısı baharın. Ahh yüzümde kalıntıları tozak tozak nefesinin! Dokunuşlarında ayva çiçeğini anımsatan sarhoşluğu kadife kanatlarıyla çırpındıkça uçlarda sevişlerinin. Çiyinde ürpertisi şaşkınlığının…
Sabahmış meğer dalga dalga gidişinin yine benden sızım sızım ışıltısıymış üzerime dökülen!
Açılıyor kucağı açıldıkça sonsuza akışı körfezin ardın sıra… Gözlerimde kıpırtısı hayalinin. Bir tül gibi geceyi örten şavkının güneşe sakladıkları. Çığlık çığlığa kaybettiklerimin göğsümde dinmeyen coşkusu. Irmakları gönlün, duru pınarları ah! Gözbebeklerimin kıpırtısından süzülüşlerinin halâ seli suya katışı! Kucak dolusu lotusları kıyılarıma bırakışları eriyişlerinin...
Ah benden gidişlerinin nazında suskusu denizlerin, ağzımızda çeşmileri köpüksüz kalışların… Şavkına uyanıyor düş; derinliklerimde sancısı, kokusu şulesinden damlayışların… Sıyırıyor kirpiklerin tenimde sayıklayışlarından geceyi. Değgilerinde dudaklarının zehri, yüzünde oynaşı güneşin. Su içtiğim pınarları yüreğinin kuruyan harı ah kor kor çağlayışların! Ah benden gidişlerinin kucağında yeniden en başından sevmelerin sonsuzluğa açılan o doyumsuzluğu!.Bittiği yerden yeşeren nemi köklerinde bıraktığım baharların. Çiylerinden fışkıran sürgünleri tan ağartılarının. Gerdana dizilen istiridyesi mavi gölün ah!
Sütü kalıyor, sedef ağrısı, henüz dinmiş seherlerin sineleri arasında dirilişleri gidişlerinden. Koynunda ıslanan yavruların masumluğu sayıklayışları uçlarında güneşi. İlk damlasından uçlarının ana sıcağını dilenişi gizlerine sokuluşu kuş sürülerinin… Ümitsiz kalan aşkların çatırdayışı ah köklerinde deli alev yangınları akşamların, bakışlarında sürü sürü ispinozların gök ağrısı, buz mavisi damlacıkları yolunuşların…
Umutlar yeşeriyor toprak perisi dal dal bucak veriyor. Kara gözlü kuzular, memeye yavrular, titreyerek dirilişler, suyunda çatırdayışlar…Bitmiyor süregelen kavga, aşk durulandıkça küllerinden koynumuza doğuyor. Ah seni çok sevmelerin nazından deniz saçlı bir kız doğuyor! Mimozalara fısıldıyor kulağına denizin. Sonsuz bir akışla çevrelerken aşkı apeksinde gök, kanadını değdiriyor maviye bir daha bir daha derinliklerinden açılan yansıyışlarından çekiyor ışığı, tenhalarında kavrulan arzuların üzerine döküyor. Ah dalga dalga benden gidişlerinin, maviyi sürdüğümüz umut tarlasında göğün polenlerini topluyor.!Sessizliğini dinliyor kucağında çırpınırken aşkı sevdayı. Sırılsıklam kanadından estiriyor, gövdesinde boncuk boncuk titreyişlerin son çırpınışı, tutunduğu gövdesinden düşen her damlacığından binlercesini doğuruyor, belirtisinden öptüğümüz sığların derinliklere inen sarhoşluğundan boşalıyor.
Ah benden gidişlerinin nazında gelişlerinin köpük yüklü okşanışları derinliklerden kalkan hayalinin yeniden üzerimize seriliş, diplere kadar banan kanatlarının, gövdeye çekilen mağrurluğuna üşüşüyor. Çırılçıplak yakamoz sağımlarının düştüğü yerlerden fışkırıyor. Çisem çisem yosunlanan gözlerinin tenden akan ırmaklarına vücutlanıyor.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta