Denizler esiyor, denizler; dalga dalga geçiyor şuradan ah düşümdeki gece sancıyor! Kirpiğinde masmavi kısılışları yakamozların. İçin için gelincik nöbetlerinde ışıyışları alev kızılı şafakların... ''Göğe Bakma Durağı'nda'' şairin söylemleri... İspinoz çırpınışları mavi gölün kenarında ah zambak havuzlarında çırılçıplak perilerin kar beyazı baldırlarından süzülen uğur polenlerinin dansı! Süt banyosunda yeni doğmuş kelebeğin küllerinden silkelenme seansı. Polensiz ağrısı baharın. Ahh yüzümde kalıntıları tozak tozak nefesinin! Dokunuşlarında ayva çiçeğini anımsatan sarhoşluğu kadife kanatlarıyla çırpındıkça uçlarda sevişlerinin. Çiyinde ürpertisi şaşkınlığının…
Sabahmış meğer dalga dalga gidişinin yine benden sızım sızım ışıltısıymış üzerime dökülen!
Açılıyor kucağı açıldıkça sonsuza akışı körfezin ardın sıra… Gözlerimde kıpırtısı hayalinin. Bir tül gibi geceyi örten şavkının güneşe sakladıkları. Çığlık çığlığa kaybettiklerimin göğsümde dinmeyen coşkusu. Irmakları gönlün, duru pınarları ah! Gözbebeklerimin kıpırtısından süzülüşlerinin halâ seli suya katışı! Kucak dolusu lotusları kıyılarıma bırakışları eriyişlerinin...
Ah benden gidişlerinin nazında suskusu denizlerin, ağzımızda çeşmileri köpüksüz kalışların… Şavkına uyanıyor düş; derinliklerimde sancısı, kokusu şulesinden damlayışların… Sıyırıyor kirpiklerin tenimde sayıklayışlarından geceyi. Değgilerinde dudaklarının zehri, yüzünde oynaşı güneşin. Su içtiğim pınarları yüreğinin kuruyan harı ah kor kor çağlayışların! Ah benden gidişlerinin kucağında yeniden en başından sevmelerin sonsuzluğa açılan o doyumsuzluğu!.Bittiği yerden yeşeren nemi köklerinde bıraktığım baharların. Çiylerinden fışkıran sürgünleri tan ağartılarının. Gerdana dizilen istiridyesi mavi gölün ah!
Sütü kalıyor, sedef ağrısı, henüz dinmiş seherlerin sineleri arasında dirilişleri gidişlerinden. Koynunda ıslanan yavruların masumluğu sayıklayışları uçlarında güneşi. İlk damlasından uçlarının ana sıcağını dilenişi gizlerine sokuluşu kuş sürülerinin… Ümitsiz kalan aşkların çatırdayışı ah köklerinde deli alev yangınları akşamların, bakışlarında sürü sürü ispinozların gök ağrısı, buz mavisi damlacıkları yolunuşların…
Umutlar yeşeriyor toprak perisi dal dal bucak veriyor. Kara gözlü kuzular, memeye yavrular, titreyerek dirilişler, suyunda çatırdayışlar…Bitmiyor süregelen kavga, aşk durulandıkça küllerinden koynumuza doğuyor. Ah seni çok sevmelerin nazından deniz saçlı bir kız doğuyor! Mimozalara fısıldıyor kulağına denizin. Sonsuz bir akışla çevrelerken aşkı apeksinde gök, kanadını değdiriyor maviye bir daha bir daha derinliklerinden açılan yansıyışlarından çekiyor ışığı, tenhalarında kavrulan arzuların üzerine döküyor. Ah dalga dalga benden gidişlerinin, maviyi sürdüğümüz umut tarlasında göğün polenlerini topluyor.!Sessizliğini dinliyor kucağında çırpınırken aşkı sevdayı. Sırılsıklam kanadından estiriyor, gövdesinde boncuk boncuk titreyişlerin son çırpınışı, tutunduğu gövdesinden düşen her damlacığından binlercesini doğuruyor, belirtisinden öptüğümüz sığların derinliklere inen sarhoşluğundan boşalıyor.
Ah benden gidişlerinin nazında gelişlerinin köpük yüklü okşanışları derinliklerden kalkan hayalinin yeniden üzerimize seriliş, diplere kadar banan kanatlarının, gövdeye çekilen mağrurluğuna üşüşüyor. Çırılçıplak yakamoz sağımlarının düştüğü yerlerden fışkırıyor. Çisem çisem yosunlanan gözlerinin tenden akan ırmaklarına vücutlanıyor.
Güneşten dökülen yanıkları sürmelerinin. Menevişlerinde tutuşan saçları gün perisinin. Ahh vakti kucağında ateşe veren gece yansımalarının üzerimde kırılan dansı. Mor halkalarından geçtiğimiz sevişlerin şuramdan kanatlanan nefeslenişi. Kirpiklerinde titrediğim o hali beni benden geçişlerinin. Ellerinle gözlerinle yine bana dönüşün, göğsüme dayanışının kızılca uçlarda titreyişi…
Sabahı gecede geceyi sabahta kışlayışlarımızın kollarından sarkan o hali. Çırılçıplak sızlayışı ah değdikçe gelişlerinin kor kor sancılanışlarıma yine bizi sancıyışı…
Goncalar kızarıyor mis kokulu sokaklardan mor salkımlı akşamların koyAh sırılsıklam akışların o sarhoş edici hep gelişleri hiç dinmiyor! Doyumsuz nehirleri içiyor yangınlarında. Ah kumsallarda çatlayan dudaklarının kan kırmızısı şafağı için için üfleyen gizlerde beliriyor! Lavantalarından sağıldığımız o koyun katıksız fizahı hep maviye kandığımız sabahların yüzünde yıkanan kar beyazı silüeti ah! Ah beni benden alan gelişlerinin huysuzluğunda ürperişleri kirpiklerinde vurulduğum gelincik curcunasının…
Taşkınlar parçalanıyor. Güneşin ilk ışıklarında yaratılıyor kıpırtı. Kuşlar henüz saydam gövde. Yavru kanatlardan fışkırıyor çiğ ırmakların somon sığları, deltasında berrak kızların sürgün çektiğimiz bedenini dönüşüyor. Su şulesi bir baharın ilk gamzesi deliniyor şuramda. Ah suyumuza eğilen gelinciklerin şafağı damlıyor! Biz seninle vakitsiz bir sızının kozasında ah! Gözlerimizi sancıdığımız sancıların alev kızılı sahanlığında. Yanı başımızda yıldızların ülkesi, koynumuzda gün ışığı, kirpiğimizde gecenin tülü, ayaklarımızda sonsuz akışların salınımları, bulut tarlası gizlerimizde göğün ilk damlası, cemresi nefes nefese senliğin. Biz bir tarafta tüm yaşanılanlar bir tarafta. İç içe hülyaların kurum verdiğimiz coşkusunda kendimizden bir haber yarıya çıkmış canın hoşluğunda, göbeğimizde gıdıklanan ayya küllerinden bir baharın okşanışlarında … .Ah gelişlerinin coşkusunda hişt diye bir çıksa ne yazarın gidişlerini ardın sıra sele suya katan rüyasında! Ardını örten çağlayışların kaynayan coşkusunda. Salgısında yüzümüzü yıkadığımız perilerin, gövdemizi inen rastında. Ah gelişlerinin bizi bizden geçen gelincik ağrılarında…
Palmiyelerin kumsallara damlayan doygunluğunun süt doyumsuzluğunda. Henüz yavrulamış dalgaların köpüklü emziğinde. Doyumsuzluğun kucağımızda delinen ağzında.
Ah gelişlerinin değgilerinde sönen köpüklerin cızıltısından kalkan kelebeklerin kristalleşen kıpırtılarında. Gözlerinde yanan ışıkta.
Bir bana gelişlerinin ah bir benden gidişlerinin sonsuzluğa yırtılan ipeğinde, gözlerinde kaybettiğim rüyaların için için sızlayan yansıyışlarında. O günleri sayıklayışların kirpiklerimden damlayan düş ağrısında…
''Gökkuşağı sayı 31''
Kayıt Tarihi : 8.6.2022 21:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!