Gelin Canlar Bir Olalım

Hey yarenler, hey dostlar,
Bu memlekette neler oluyor?
Kim söyler.
Saygı duyulan Kurumlar,
İtimat edilen birimler,
Güvendiğimiz insanlar,
Birer, birer çürüdü,
Üstünü çalı, çeper,
İçini Mışk'ı Mar istila etti,
Eskiden de korkuyu bilirdik,
Sirkatçı'dan,
Tahsildardan, Kolcu! dan,
Tanınmayan yolcudan
Korkardık,
Çift Jandarma geliyordu,
Kaymakam konağından,
Fiske vursan kan damlardı kırmızı yanağından,
Çünkü;
Yumurta kırardık onlara,
Böylece Yumurtacı dendi beylere,
Alıştık, alıştılar bu isme,
Birazda bundan,
Korku sempatiye dönüştü,
Nankörlük etmediler, Yumurtaya,
Ne de olsa Tanrı misafiri idiler,
Garip idiler,
İnsan idiler,
Onlarda birer ana kuzusu,
Ama emir kulu,
Ama kanun gereği,
Ama görev icabi de olsa,
Bazen değil, çoğu kere,
Kanunlarında yazmasa bile,
Durumdan vazife çıkarıp,
Zülfüyare dokunurlardı.
Hesap soran yoktu,
Ceza veren yoktu,
Neden çekinsinler ki,
Yaptıkları ayan,
Karşılığı nihan olduktan sonra,
Oysa;
İnsan olan İnsan, sever İnsanı.
Şiar olmalı değil mi?
Köydeki vatandaş cahildi,
Kimi, kime şikayet etseydi?
Zaten kuraldı Şubelerde,
Açıkgözler Jandarma yazılırdı.
Onlarda birliğe ön yargı ile,
çektireceklerinin tadını çıkarma hayali,
Yiyeceği beleş yumurtayı,
Satacağı cakayı,
Evine vardığında atacağı fiyakayı,
Anlatacağı hikayeyi kurmakla meşguldu.
Kesinlikle içimizden bir değillerdi,
Vatandaş
Günü, geceyi
Ya sabırla geçirir oldu,
Böylece uzun süre,
Ağır, aksak idare ettiler.
Dersim olayları gökten inmedi,
Malatya'lı bir Jandarma Asteğmeninin,
Yaptıklarını kim sorguladı,
Şehirdeki vatandaş da Karakolla, polisle,
Bekçi Murteza'larla cebelleşti.
Tahsil her yerde nanaydı,
Tecrübe mi?
Hayatta yediğimiz kazıkların bilançosu olsa da,
Nice Baba Komserler, Amirler yarattı,
Bu yüzden;
Sadece İnsanlık ve Asalet,
Dağıtıyordu Adalet.
Nice Cibali Karakolları,
Nice durumdan vazife çıkaran,
Bekçi Murteza'lar gördük.
Hiç biri göze batar çirkinlikte değildi,
Hiç birisinden tiksinmedik, bu gün kü kadar.
Hataları bile İnce bir zeka ürünü,
Nükte sayılan espriler olarak anılarda yer aldı.
Kırmızı mumla arar olduk onları,
Zırt, pırt cinayetler,
Yerden bitercesine, Mafya örgütleri,
Hırsızlık ve kaçakçılık çeteleri,
Soygunlar, Hortumlar,
Tecavüzler, boşanmalar,
Gömlek değiştirircesine sevgili değiştirmeler,
Görülmüş şeyler değildi.
Gazete azdı, Radyo yoktu,
Televizyon yoktu,
Bilgisayar yoktu,
Netice de yoklar çoktu.
Ama,
Asparagas haber okuyup,
Paparazileri izleyip ifrit olmazdık,
Sinirden Nevazil olmazdık,
Televizyon iyi, faydalı da,
Acıklı bir olayı,
Defalarca gösterip,
O kadar uzatıp, sündürerek,
Duygu sömürüsüne vardırmak,
İnsanların Hamiyet duyguları ile oynamak,
İnsanları teşhir etmenin alemi yoktur.
Bu kadar İlahiyatçı,
Seksen bin Cami
Doksan bin İmam'ı olan,
Yüzde Doksan dokuzu müslaman,
Şeriat özlemi ile tutuşan,
Bir ülke'de bunları nasıl yorumlamalı.
Bu kadar faili mechul veya belli,
Bu kadar hırsızlık, bu kadar yolsuzluk,
Bu kadar kayırmacılık,
Bu kadar yer altı faaliyeti,
Nasıl izah edilir?
Nerede çokluk, orada b....k mu?
Hayır olamaz,
Devlet gücünü elinde bulunduran,
Devletin silahına güvenen,
Suçlu da olsa,
Orantısız güç kullanmayı,
Onunla vatandaşına zulm yapmayı,
Hangi yasa mübah kılar?
Oysa,
Atlının, yaya'ya,
Güçlünün, güçsüze,
Üsttekinin, alttakine,
'Benden sana zarar gelmez'
Manasına gelen,
'Selamün Aleyküm' Allahın sözüdür.
Kadim bir kuraldır,
'Benden de sana, zarar gelmez' olan,
'Ve Aleyküm Selam'
Ne kadar insancıl ve İlahi hitaplardır.
Şu anda at izi, İt izine karışmıştır
'Doğru daha ayakkabısını giymeden,
Yalan dünyayı dolaşır' olmuştur.
Kimi, kime şikayet edelim?
'Et kokarsa tuz konur,
Tuz kokarsa' çare nedir?
Bilen var mı?
Tuzu kokutmamanın umarı nedir?
İnsanlarımız,
Artık,
Dini simgelerden,
Ulu kimselerden,
Medet umar hale geldiler.
'Gelmiyor mu kulağına Ahım, eyvahım Ali'
gibi,
veya,
'Geleceksen gel, tam da zamanı
Yoksa İkrarımdan dönerim Ali'
Bizi bu deyimlere mecbur edenler,
Milletin gözüne baka baka yalan söyleyenler utanmıyor,
Onlara seçimlerde oyvererek,
Yetki vererek,
Başımıza taç yapanlar,
Belki bir gün utanırlar.
Aysun Kayacı'ya hak verir oldum,
'Dağdaki çoban ile Benim oyun aynı olamaz'
Karavana atış yapmamalıyız,
Bir torba bulgura, Makarnaya,
Bir ton kömüre oyumuzu satmamalıyız,
Eşek ölür, ama semeri kime kalır?
Ama yine de derim ki;
Gelin Canlar Bir Olalım.

(Güzelbahçe - 30 Nisan 2009)