Yanık sesli Eylül’ün saçlarına asardık masalları
Ellerimizde bir tutam yalnızlık olurdu an
İç sesimizin şarkıları çalardı eskimiş radyolarda
Adımızı savurur iken uzaklara hazan
Umarsız bir çocuktu oysa seninle yalnızlığım
Zeytin bakışlarınla boyardım bütün kâinatı
Korkumun sürek avı olurdu yüreğimdeki isyan
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
büyük beğeni ile okuduğum şiirinizi cani gönülden kutlarım, Selahattin Bey...ilhamınız bol olsun, kaleminiz daim olsun...en içten saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta