Beni çağırmadınız, kalkıp ben kendim geldim.
Uzaklardan size bir haber getirdim geldim.
Bıraktıklarınızdan, unuttuklarınızdan,
Sımsıcak-anılası günler getirdim geldim.
Gömütleri andıran yapılarınızdaki
Yaşantılarınıza evler getirdim geldim.
Tek-tek, ayrık-soluyan bitkiseller yerine
Yüzyüze-dönük-gülen sizler getirdim geldim.
Solarken suladığım, koparken bağladığım,
Ölürken canladığım sözler getirdim geldim.
Özdemir Asaf (1923 - 1981)
GELDİM
Beni çağırmadınız, kalkıp ben kendim geldim.
Uzaklardan size bir haber getirdim geldim.
Gelen, kapıyı çalan kimdir? Bir yolcu, bir Tanrı misafiri? Hayır. Gelen bir şairdir. Şairler, yerden bir pınar kaynar gibi; bir papatya, bir gül açar gibi “kendileri gelir”ler. Toprağın altından, bizde var olup da var olduğunu unuttuğumuz eski zamanlardan güzellikler getirirler gün yüzüne.
Bıraktıklarınızdan, unuttuklarınızdan,
Sımsıcak-anılası günler getirdim geldim.
Eskiden, çocukluk yıllarından sevdiğimiz renkler, kokular, anılar vardır da biz unutmuşuzdur… Günlük telaşlar babalarımızla, dedelerimizle yaşadıklarımızı unutturmuştur bize. Şair, hiç ummadığımız bir zamanda “bizim olanı”, önümüze koyuverir. Yitik malımızı bulmuş gibi oluruz. Bayram sabahlarımızı, ilk aşkımızın yürek çarpıntılarını…
Gömütleri andıran yapılarınızdaki
Yaşantılarınıza evler getirdim geldim.
Şehir yaşantıları yorucu ve karmaşıktır. Her sabah uzun bir yolculukla gidilen işler, gün boyu iş içinde kendini unutmalar, yine yorucu bir dönüş… Apartman hayatında içe dönüklük… Televizyon karşısında konuşmadan geçen saatler… Şair, zevksiz bir mimari ürünü olan, mezarlara benzeyen, aile hayatının unutulduğu ortamları ancak şiir sıcaklığı, cıvıl cıvıl ve yaşanası evlere dönüştürmektedir. Evler, “ev”e benzemektedir.
Tek-tek, ayrık-soluyan bitkiseller yerine
Yüzyüze-dönük-gülen sizler getirdim geldim.
İnsan ilişkilerinin kopukluğu, duyarsızlıklar, birlikte olunduğu halde yaşanan yalnızlıklar ancak şiirle tutundu birbirine. İnsanlar şiirle birbirini fark etti. Gülümsemeyi öğrendi. Toplumsallık sanatın şiirin ürünüdür.
Solarken suladığım, koparken bağladığım,
Ölürken canladığım sözler getirdim geldim
(Dili, ben canlandırdım. Güzel sözlerle şiirlerle, duygu ve düşünceleri hareketlendirdim. Sözcüklere yeni anlamlar yükleyerek bir anlam zenginliği yarattım. Şairler, dil bahçesinin bahçıvanıdır.)
Sedat DemirkayaKayıt Tarihi : 31.8.2008 14:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
geldiğinde ağlamıştın orası için
gidersende ağlayacaksın burası için ..
TÜM YORUMLAR (1)