utanılacak yüzlerin ilgin sisindeydiniz yabancısız sahipsizliğiniz ve düş kırıklığınız arttıkça yalnızlığınızla siz
aşağı metre uçurulmuş çimlerin izinde gelecek vadedemezdim size kazınmaya başlayın uzun sürecek yolculukta
odalar arası koşan ölümün sıcaklığı henüz kalkmadan bir ben doğurun son kez avuçlanmayı beceremeyen
iğdiş gözlerinizin değdiği yerden sorgulayın kaç kişiyiz
döşünden kalkıp mutluluk sayıklayan biz
randevusuz dilenik günler kelepçeledik geç beklenilenler bana iltifat niye eder
yaşam artık bana çok geç kalınmış iris gibi bakar kan yuvarlar bedenlerimin değişkenliği
o kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine derince bakmasalardı eğer…
Devamını Oku
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar bırakılmasaydı eğer.
utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer…
belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine derince bakmasalardı eğer…