Gel Buyur Şiiri - Kemal Bölükbaşı

Gönülden çağırdım çok değil ama
Gelirsen baş tacı az'a gel buyur
Döşeğim eskidi minder kırk yama
Gelirsen baş tacı bez'e gel buyur

Dosta varmak için hızlanmıyorsan
Gittiğin yerlerden hazlanmıyorsan
Üzülme orada nazlanmıyorsan
Gelirsen baş tacı bize gel buyur

Mizacım soğuktur suratım asık
Çokça bağıramam sesimse kısık
Sevdaya uzanan ellerim kesik
Gelirsen baş tacı diz'e gel buyur

Yüce sanatkârın izi içimde
Sırlar mefhumunun özü içimde
Beşinci boyutun gözü içimde
Gelirsen baş tacı giz'e gel buyur

Huzura gark olmuş mutlu anlarda
Sevdiğin kim varsa gelsin onlar da
Yazın olmaz ise serin günlerde
Gelirsen baş tacı güz'e gel buyur

Bir kazan kaynıyor soframız açık
Saati tutmuyor öğünler kaçık
Siyah et kesemem danamız küçük
Gelirsen baş tacı kaz'a gel buyur

Haberin alsam da bulut yel ile
Sorarım seni ben yaban el ile
Çalarım söylerim mızrap tel ile
Gelirsen baş tacı saz'a gel buyur

Kemâli söylüyor işin özünü
Kem gözle bakanın oyar gözünü
Dost olan ünlesin en has sözünü
Gelirsen baş tacı söz'e gel buyur
Kışın gelemezsen yaz'a gel buyur.