Gel bahâr erit, bu yolun karını,
Geçen seneleri anmayalım hiç
Dinle bülbüllerin şarkılarını,
Güllerin kıpkızıl şarabını iç,
Bu dünya bir büyük meyhânedir, gel!
Saçında baygın bir gül kokusu var…
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Face sayfanda Aşk şarkısı mı var?:)
yahu şair yattığı yerden kalkıp gelip nasıl dinlesin senin şarkını Onur BİLGE
sen beni arkadaşların listene ekle ben bi ara gelir dinlerim Onur'cum şairenin ruhuçün..
şu şiiri şöle güzel bir yorumla da içimiş dışımız aşk dolsun gece gece..
bırak şimdi şarkıyı türküyü..
Şiirin bütünü :
'Gel bahar erit ,bu yolun karını
Geçen seneleri anmayalım hiç
Dinle bülbüllerin şarkılarını
Güllerin kıp kızıl şarabını iç,
Bu dünya bir büyük meyhanedir, gel!
Saçında baygın bir gül kopkusu var,
Dudakların kızıl, karanfil gibi
Gözlerinde gülsün mine ışıklar
Sesinle büyüle çarpan her kalbi.
Bu hayat zaten bir efsanedir, gel!
Ben mi çıldırmışım, sen mi delirdin?
Yalvaran sesimden bu kaçış neye?
Git dediğim zaman koşar gelirdin
Gel şimdi de inan bu efsaneye:
Şimdi günler bir peymanedir, gel!
Gel bahar, gel bahar… Yakınlarda gül,
Sulara renginden armağan bırak;
Ufuklarda gezin, göklere süzül
Sonra yavaş yavaş içime ak:
Gönlüm hasretinle divanedir, gel! '
şeklindedir. Saygılar..
Çok güzel şiir...
Arkadaşlar, size nasıl dinletsem! Face sayfamda AŞK isimli bir şarkı var. Çok güzel, çok!..
Türk şiirinden,Türk edebiyatından müthiş bir seçim yine..Bunu kalben söylüyorum..
******************
Halide Nusret Zorlutuna (d.1901,İstanbul - 10 Haziran 1984 İstanbul), Türk şair, yazar, öğretmen.
'Kadın yazarların annesi' olarak anılır. Hece ölçüsünde hamasi şiirleri ve konuşulan Türkçe ile yazılmış romanları vardır. Romancı Emine Işınsu'nun annesi, Pınar Kür'ün teyzesidir.
Yazımının dönemi 1901 yılında İstanbul'da doğdu. Babası Erzurumlu Zorluoğullarından gazeteci Mehmet Selim, daha sonraki adı ile Avnullah Kâzımî Beydir. Ünlü gazeteci Süleyman Tevfik Özzorluoğlu ise amcasıdır. Halide Nusret'in babası Avnullah Kazimi Bey, 1908 yılında 'Fedekeran-i Millet Cemiyeti' adlı bir siyasi parti kurup muhalefete başladığı için İttihat ve Terakki Partisi yönetimi tarafından yıllarca sürgün ve zindan hayatı yaşamak zorunda bırakılmıştı; bu nedenle Halide Nusret çocukluğunda babasını çok az görebildi. Avnullah Bey bir süre siyasetten çekilmeyi kabul edip Kerkük'te mutasarrıf olarak görevlendirildiğinde ailecek Kerkük'e gittiler. Halide Nusret, bu dönemde özel hocalardan ders alarak Arap ve İran dillerindeki bilgisini geliştirdi. Kerkük'teki çocukluk yıllarını Bir Devrin Romanı adlı anı kitabında aktardı.
Aile, I. Dünya Savaşı'nın başladığı sırada İstanbul'a dönünce Halide Hanım Erenköy Kız Lisesi'ne devam etti. Bu okulda orta tahsilini yapmakta iken babasını kaybetti. Babasının ölümü üzerine yazdığı 'Ağlayan Kahkahalar' adlı yazısı 1917 yılında Talebe Defteri adlı derginin yarışmasında birinci olup yayımlanınca edebiyat dünyasına adım atmış oldu.
Lise öğrenimini tamamladıktan sonra bir süre İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde eğitim gördü. Ekonomik koşullar nedeniyle çalışmak zorunluluğu doğunca Darülmuallimat sınavlarına girdi ve öğretmen olma hakkını elde etti. Öğretmenlik mesleğini çok sevdi ve kendisinin öğretmen olmak için yaratıldığı inancını her zaman ifade etti. İstanbul'da öğretmenlik yaparken bir yandan İstanbul Darülfünun'da Tarih Bölümü'ne devam etti, özel olarak İngilizce öğrendi.
Bu şiir ile ilgili 115 tane yorum bulunmakta