Dalıyorduk galiba yine bir akşam üzeri,
Şu mavi ve derin ruhlu denizi seyre.
Alçak ruhlu dalgalar bir ileri bir geri,
Koşarak gidiyorlardı sahildeki zahire.
İşte böyle soluksuzca seyrettiğimiz bir anda,
Oldu kederli bir fikir aklımızda peyda;
Fark ettik ki ferda dediğimiz zalim zaman,
Geçip gitmiş önümüzden der gibi elveda.
Sonbaharın hep özlediğimiz hışırtısında,
Gururdan bihaber sallanan dallar gibi,
Gitmiş ömrümüz de ordan oraya, haddizatında,
Gözüküyor şimdi gözümüze bitmesine takribi.
Sararmış bir yaprağın yere düşüşü gibi,
Akmış hayatımızda sakin sakin boşluğa,
Ama ne yazık ki giderken o harbi harbi,
Düşmüşüz sanki biz gurbette uzağa...
Yazık ki ne yazık,
Bihaber durmuşuz öyle,
Geçen ömür karşısında.
Görememişiz,
Duyamamışız,
Dokunamamışız,
Anlayamamışız...
Ve şimdi ne yazık ki,
O yaprak,
Uzanmış, yatıyor yerde,
Günden güne,
Çürümekte ve kurumakta...
Yine yazıklar olsun ki;
Bilemedik diriyken kıymetini...
Kayıt Tarihi : 19.6.2017 23:25:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
sayın mehmet bey
Selam ve saygılarımla..
TÜM YORUMLAR (5)