alkol,nikotin ve gece
göz kapaklarımızda tanıdık yüzler
şehvetimiz,
göğüs uçlarımıza kadar
kızarmış
dilimizde irin artığı,pusulasız
-ağır küfürler-
ki.. her küfür bir çığlıktır
zamana karşı atılan
her hece yalandır
yetmezliğin hıncına takılan
ışıltısında altın kabzalı silahların
ipince ay ışığının gölgesine tükürmek
ve tapınmak
kara-karanlık istemlere
öyle ya...
iliklerimiz ihanetin
Kirli genleriyle örülü
Karanlıktır ama
Cebimizde dost suretine bilenmiş
-keskin ustura
kan damıtarak öfkenin göğsüne
yamasında yaşamın
yaralı bir çehre
kuytularında şimdi bu kentin
bir aşufte
-yarasından öpülmekte
kalabalığına abanmış it sürüleri
göğe bakıp köşe başlarında
uzun uzun ulumakta
ve kırbacında tedirgin bir anlam celladın
alacaya tutulmuş gibi
-yangınlarda
ateş yanmakta dağlarda
yarım yamalak bir ay doğmakta
-ateşe karşı
-her şey sütliman bu vakitte-
bilmem neyin ifadesidir
alfabelerdeki bu bitkinlik
benciliğimiz sığmaz hiçbir
-kavrama
yitirdik zihnimizde,dostluğa dair tüm kavramları
kurak iklimlerin talihsiz kelimeleri karşıladı kederimizi
ihbar telefonları,sarışın cinayetler ömrümüzün en taze çağında
insan değildik aslında insanlaşıyorduk,onu da yitirdik...
vefa,kekeleyerek konuştuğum hece
vefa,ayazda üşüyen gece
vefa,titrek bir yalan sadece
dedim;
vefa,ayak uçlarımızda akışan sapsarı irin
dost kanına girmişsen
-temizlenmez senin kirin
uçlardan kopuk geldik buralara
ve kan sıçramıştır artık duvara
-temizlenmez!
Kayıt Tarihi : 22.10.2005 12:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)