Günün saçları ağarıyordu, geceye inat...
Ellerim üşüyordu.
Suskundum, sesim çıkmıyordu,
Ya da ben duymuyordum...
Sırtımda karıncalar gider gibiydi...
İsyânımın çığlıklarını içimde boğdum,
Bin kere öldüm, acılarla,
Seni ele sevirem ki...
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Devamını Oku
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Bin kere ölüp bin kere yenidn doğabilenlerin yazgısı kolayca bitemez Değerlişair...Hem,ancak o olgunluğa ulaştığında insanlar,yüreklerindeki isyanın çığlıklarını boğmayı başarbilirler.Her zamanki gibi güzel şiirinizi kutluyorum.Saygılarımla,
Ünal Beşkese
evet yürekten kutlarım saygılarımla
buda benimki
Katran Karası Geceler
Kabus gibi çöktü üzerime,
Katran karası kara geceler,
Tende can! Canda hasret geceler,
El aleme sefa-yı dem, dem bu dem,
Bana öz canım, can gergefinde,
Çile dokur dert yüklü geceler.
Bilal Özcan
yüreğinize sağlık..çok güzel bir çalışma.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta