.Tüm Emekçi Gül Yürekli Öğretmenlerimize...
Kundaklanmış sözleri kelimelere dolayan çocukların
Çapaklı gözlerindeki AYDINLIĞIYIM .
Ücra bir köyün gözeneklerinde
Bitlerimi yarım kalmış umutlardan ayıklayan
Karanlıkların IŞIĞIYIM ben...
Dudağımda ısırık bir özlem tufanı
Ertelenmiş geleceğin TASVİRİYİM...
Define bakışlarında susuz,güneşsiz,portresiz
Köy kokan öğrencilerin YAMALI bedeniyim ben...
Ayazda çiçeklenmiş umutlara bayrak çeken
Suna ağzında kırık kalemin MÜREKKEBİYİM.
Kadınların yemenine tarihin kavimlerini bağlayan
Ezilmişliklerinin sorgusunun TANIĞIYIM ben...
Yarım kalmış doyumsuz bir savaşta
Kıldan ince bir düşün KİTABIYIM.
Her harfi kırağıya çalınmış
Her tümceye menekşe kokusunda ömür veren
Kırık TEBEŞİRİN tozuyum ben...
Günlerce toprak, toz bulutu yuttuk
Anadolunun olunmaz derdine
Çare doladık gecenin saklı gözlerinde.
İrdelendik,hırpalandık,yarım kaldık...
Yarını düne tamamlayan
Parselenmiş uykuların girdabı olduk...
Kilometrelere giden yoldaki çocukların
Düşlerine ekmek doğradık...
Tezek kokularındaki çetrefilli yaşamın
Ateş çemberinden geçtik.
Öldük,Öldürüldük..
Kimi zaman kalemimiz kırıldı...
Kurşunlandı bedenimiz...
Her çağın kavgasında yasaların imgelerini işledik.
Kavramsal olguların neferi olduk!
Dilsiz,kör,yalnız ve yarım bırakılmış yerlerin umudu olduk.
Yara yemiş bu topraklarda zifir kuyusunda unutulan
Değişimin fırtınası olduk...
Gözkapaklarımızla griyi itip
Son nefeste bile baharı hükmün ışığına bıraktık...
Sırtımızda hayatın çetelesinin izlerine inat
Umut diktik gülbakışlı çocuklara...
Kimi zaman aç kaldık,ruhumunuzu doyuramadık...
Bir çocuğun gözlerindeki aleve gebe dünlere ilmek attık...
Bozkır deltalarında yeşermeyen düşleri
Tedavülden kaldırdık...
Memleket türküleri çalarken serde ham düşler kurduk...
Gözlerimizden nakışlı bir damla yaş inerken
Serçe bakışlı öğrencilerin
Yanık düşlerini sardık sarmaladık...
Çizgiye yörünge
Çağa pusula olduk...
Şimdi...
Sancılı bir uykunun soğuk bir dünle uyanan
Yazgısına boyun eğen,
Susturulmuş yitik çocukların
Tüm coğrafyasının çehresini değiştirmeye geliyoruz...
Çünkü biz
Karanlığa pusu kurup aydınlığın ve güvenin ŞAHANIYIZ...
Çünkü biz
İnce bir gerdanda bilginin ve sevginin DERYASIYIZ...
Çünkü biz
Mavi bir düşte uçurtma edasında çocukların
Sevgisinin ve umutlarının KALBİYİZ...
Çünkü biz
Öğretiyi öğreten ÖĞRETMENİZ...
Kayıt Tarihi : 16.11.2009 02:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
her öğretmenin hikayesi...
KIRIK TEBEŞİRİN TOZUYUM BEN *
HARİKA DİZELERDİ TEBRİK EDİYORUM
SONSUZ BAŞARILAR
* 10 ANTOLOJİ.COM YILDIZI *
kaleminiz daim ola
saygılar
Günlerce toprak, toz bulutu yuttuk
Anadolunun olunmaz derdine
Çare doladık gecenin saklı gözlerinde.
İrdelendik,hırpalandık,yarım kaldık...
Yarını düne tamamlayan
Parselenmiş uykuların girdabı olduk...
Kilometrelere giden yoldaki çocukların
Düşlerine ekmek doğradık...
Tezek kokularındaki çetrefilli yaşamın
Ateş çemberinden geçtik.
tebrikler yüregine saglik kutlarim sair eyvallah
Öğretiyi öğreten ÖĞRETMENİZ...
Tebrikler Hocam....Kalemin ve yüreğin susmasın...Saygılar
TÜM YORUMLAR (9)