Geceydi, kördü.
Gündü ve güneşti,
Soluk soluğa vardım yanına.
Basamaklarını tırmanırken cehennemin,
Ellerine ve tenine dokundum ateşin.
Gündü,
Geceydi,
Kimsecikler yoktu,
Geceydi, kördü…
Basamaklarını tırmanırken cehennemin,
İçimdeki ateş ellerimi yakıyordu,
Ve dudaklarımı ve boğazımı
Ellerine ve tenine dokunmuştum ateşin, soluk soluğa.
Çıktık merdivenin ulaştığı en son kata
Ateşi kendime çevirmiştim artık
Dudaklarım ateş, ellerim ateş, bedenim ateş
Duvara yasladım ateşi ‘’ve bedenimi ateşe verdim’’…
Tümden bir yanardağ gibi,
Patlayacak bir volkan olmuştu sevda…
Dudaklarımdaki nar'ı dokundurdum ateşin en sıcak yerine
Üç nefeslik bir sevda, üç solukluk bir an'dı bizimkisi
Nereden bilebilirdik ki, ateşin başında tanrıların nöbet tuttuğunu?
Yekünüyle üç solukluk bir an' olmuş bizimkisi…
Uygar YeniKayıt Tarihi : 4.9.2013 15:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir ateş hikayesi
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!