Üstüne üstüne gelirken suskunluk fısıltıları
girerdi ay buluta
Yakamozlar üşürdü Koy'larda
bam teline basarken ud'un lirizmi
bir gençlik demi sarar sarmalardı benliğini sarmaşık gibi
böyle büyülü gecelerde
tutulur efkarın da kekeme her aşık gibi
mevsim hazana dönmüş kurumuşsa güller dalında
yüreğin sığmaz bedenine
renk cümbüşüyle döner sevdalı başın
an gelir pes dersin sükut edersin
tarifsiz kederlerle savrulduğunda
zincirsiz kölesi olursun bir vaktin
artık yeter dediğin zamanlarda
bu karmaşık meselede hangisi doğru hangimiz biz mi
çöker gece üzerine tüm karanlığıyla
bam teline basar narin bir elin çaldığı ud'un lirizmi
içinin harı vurur yanaklarına
dayanamaz ay bile bu yanışla
aşık aşkının hararetiyle susamışsa
kucaklaşır denizle soğutur yangınını
kaç kişi görür biçare yüreğini
kaç kişi halden anlar
ben ki yalnızlığımın koynuna sarmıştım seni
kış geceleri ısıtırdın sen de beni şiirlerinle
enkaz olmuş bedenimi hayali kucaklayışlarla
gecenin büyüsü sararken ikimizi
meğer ne kadar mutluymuşuz
içinde kavrulup kavrulup yandığım cehennemin harı
kimine göre dibini ışıtamayan bir mum misali alev
sev
sev beni deyişlerin aklıma gelir
isyan eder şiirlerim zap-tu rapta gelmez delirir
ben ki aşkını aşkın zehrine karşın panzehir gibi içtim
makus kaderimin kış güneşi oldun
ısıttın buz tutmuş yüreğimi şımardım
sandım ki hiç gitmezsin
basiretsizliğime yanarım şimdi takılmış iğnesi gönül plağımın
hep aynı şarkıyı mırıldanıyor
seni anıyorum
seni arıyorum
ve seni
özlüyorum
bam telime telime
basarken hayali parmakların
şimdi bedenim
adı konmamış bir enstrüman
eşlik ediyor nağmeleriyle
hüzzama sarıyor ud
kırılıp kopuyor telleri
18/Ekim/2013/Cuma/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 18.10.2013 15:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)