I.
Gel bu gece tahtları yerle bir edelim
Yazalım insanlık tarihini yeniden
Çalalım tanrıların tüm güçlerini
Kalsınlar tahtsız ve taçsız
II.
Zamanı zamana ekleyelim
Geceye ve gündüze ne diyelim
Bir kahvenin bir çaya sözü olsun
Yazılmamış şiir misali
III.
Tanrı ile tanrıçaların aşklarını konuşalım
Apollon’la Daphneyi, Pyramus ‘le Thisbe’yi
IV.
Çağıralım karanlığa Ahmed Arif’i
Belki aydınlanır “Ay Karanlık” dizesi
V.
Habil’le Kabil’in kavgasında
Ölümü konuşturuyor gözlerin
VI.
Bir konu daha açalım
Bir kadının göğü neresidir
Korkusuzca çıkalım o uzun yola
Yaşamın yalnızlığını yararak
VII.
Sırtüstü uzanıp
Bir valsın ritmine bırakalım ruhumuzu
Rüzgârlar taşısın müziğin ülkesine
VIII.
Sıcak şaraptan bir kadeh daha içelim
Gecenin uzun yudumunu içmedik henüz
Yazdığımız şiire de isim bulamadık
Sığındığımız kuytular da karanlık
IX.
Güneşi doğuracak birazdan horozlar
Ufuk karanlığı katledecek geceye inat
Gözlerinin buzu çözülecek
Gök tanrının buyruğuyla
X.
Ne çok şey anlattık bunca nefeste sözcük
Daha dokunmadım dudağının rengine
Bırak ilkbaharın, yazın, sonbaharın, kışın
Dili çözülsün
Kayıt Tarihi : 14.10.2022 14:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!