Geçelim Bunları Şiiri - Mustafa Bulan

Mustafa Bulan
160

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Geçelim Bunları

Bak kardeşim; bir ulusu anlatamaz!
Ne şu saçının, ne teninin renkleri.
Herkesde var; siyah, sarı, kahve, beyaz…
Görülmez fark, bunlar Allah ayetleri.

Bak kardeşim; bir ulusu anlatamaz
Yürüyüşdeki endam, giderken yola.
Hadi rugan yerine çarık giy biraz!
Hem sünnete uy, meydan oku bu çağa!

Bak kardeşim; bir ulusu anlatamaz!
Ne bıyık, ne saç, ne kaş, ne sakalları…
İyi bak! Nasıl şu haham, rahip papaz…?
Bak şu Patrik’e! Benzer din adamları!

Bak kardeşim; bir ulusu anlatamaz!
Ne kılık kıyafeti, ne alfabesi.
Onlarca asır paylaşıldı, ey dinbaz!
Yeter ki edepli olsun, üst baş giysi.

Bak kardeşim; konuşalım mevzuattan.
Hep söylendin durdun, hukuk Avrupa’dan.
Biraz anlarsan ticaretten, kavgadan…
Bulunmaz bir fark, çıkamazsın altından.

Bak kardeşim Bakara’dan ve Enam’dan
Acaba ne der devlette laikliğe?
“Dinde zorlama yoktur” yazmıştır Kur’an!
“Ne bekçi, ne vekilsin” dendi Nebi’ye.

Bak kardeşim; ayetlerde ne der Kur’an?
Bir düşün, ayeti okuma ölüye!
Dinde zorlama olursa ey müslüman
Sonu riya, münafıklık olur diye...

Bak kardeşim; odaklan bu ayetlere!
Anlamadan okursan yüz yedi kere
Veya iki yüz elli altı bin kere
Fayda sağlar mı sana ve ölülere?

Bak kardeşim; önemlidir insan beyni.
Şapkası, Latin harfleri şöyle dursun!
İster sarık giyesin, ister Frenk fesi
Lisanın Türkçe, sermayen akıl olsun...

Bak kardeşim; kimler asılmış şapkadan?
Hiç yok mu soyundan sopundan kimseler?
Ya da akrabalardan ve komşulardan...?
Davalar açıp itibar istesinler(!)

Olsaydı asılan Kur’an’dan, şapkadan
Evi müze, kabri türbe idi inan...
Londra arşivlerinde hatırat bulan
Vallahi arar bulurdu yakınlardan...

Bak kardeşim; şu fes Roma’dan, Yunan’dan
Kırgız’da şapka var, bak Orta Asya’ya!
Fazla fark yoktur, iyi bak kenarından!
Yarar yağmurdan güneşten korumaya!

Bak kardeşim; hadi sor, itiraz eyle!
Elbet ulusu anlatan dildir derim!
Güzel Türkçe dilim anlatır bizi de!
Manası bizdendir, o sözcükler bizim...

Bak kardeşim hatırla bin yıl önceki
Orhun Anıtı’nda yazılan harfleri.
Konuşmazsın Arapça ve Farsça’da ki
Türkçe’yi bozan bin yıllık etkileri…

Bak kardeşim; görmüyorsun doğrusunu;
Arap harfleriyle yazma zorluğunu
Ve Türkçe yazarken o suskunluğunu…
Bazen yazan anlardı okuduğunu...

Bak kardeşim; gel vazgeç şu ezberlerden!
Yunus Emre’yi, Pir Sultan’ı, Emrah’ı...
Hatta Orhun Yazıtları’nı anlarken
Anlamayız Bakiler’in yazdığını?

Bak kardeşim; türkülerim, nakışlarım...
Bizi anlatır, tarihe kaydederek.
Lisan olmadan nasıl yaşar? Sorarım!
Nakşeder hepsini bize, ilmek ilmek!

Bak kardeşim; harf araç! Aslolan dildir.
Alfabe sonra! Ulus dil ile doğar!
Ulusu dil yaşatır, çünkü nefestir.
Harf sembol; dildeki sesleri karşılar.

Bak kardeşim; Türk’ü alfabe yaşatmaz!
Türk Ulusu’nu yaşatacak güç Türkçe!
Bu dil ölürse alfabe kurtaramaz!
Ve kurganlara sürüklenir sessizce!

Bak kardeşim; girme mezar taşlarına!
Osmanlı’da düşüktü okuma yazma...
Zaten halk, pek taş dikmezdi mezarına.
Geçelim biz bunları Allah aşkına!

Pendik/16.08.2019

Mustafa Bulan
Kayıt Tarihi : 8.5.2023 17:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!