Saatın hırçın zili yirmidördü vuruyor,
Hala garip bir adam masada oturuyor.
Alnı avuçlarında,bilmem ne düşünüyor,
Kafasında yıldızlar,fırıl fırıl dönüyor.
Donuk,sisli bir lamba,bir kağıt,birde kalem;
Açılıyor gönlünde bambaşka sonsuz alem.
Yapayalnız zavallı,ne bir dost,ne de yoldaş;
Yerlerde izmaritler,gözde bir kaç damla yaş.
Köşede soğuk yatak,masada kadeh kırık,
Darmadağın şişeler,camlarda bir hıçkırık.
Yüreğinin üstünde dolaşıyor birisi,
Ona hitap ediyor,işte gece yarısı.
'Ey sevgili! Gün bitti,ufuklar karardı da;
Bir çapkın hırsız gibi,neden bana gelmedin?
Gökteki ay yüzünü,kara bulut sardı da;
Pencerenden aşağı,niçin bir ip salmadın?
Şimdi gece yarısı,ben yine yazıyorum,
Ayıplama Birtanem,gözümdeki yaşları,
Asırlarca gelmezsen,ben seni bekliyorum;
Va'dını hatırla da,gün doğmadan gel bari'
Kayıt Tarihi : 11.10.2006 23:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ayıplama Birtanem,gözümdeki yaşları,
Asırlarca gelmezsen,ben seni bekliyorum;
Va'dını hatırla da,gün doğmadan gel bari'
yüregindeysen bulur seni kalemin daim olsun
TÜM YORUMLAR (2)