İstanbul sokaklarında ayak sesleri
seyrekleşir, karanlığın hükümranlığında
gecenin yeni sahipleri artık meydanlarda
fahişesi, tinercisi, arsızı, hırsızı, evsizi...
dilsiz, hafızasız gecede yarı özgür adımlar,
duyulmaz hengamesinde gündüzlerin.
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,