gurbet akşamında, yalnız gecede,
sadece turuncu bir ışık...
gözlerimin sonsuz karanlıktan
aydınlık çalmaya çıktığı,
derin şarkılarla kazdığım; o dipsiz kuyu,
o amansız kuyu,
o çaresiz, yitik kuyu;
Seni ele sevirem ki...
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Devamını Oku
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
işte bu yüzdendir; gurbet akşamı...
gecenin, ışığa muhtaç bıraktığı,
sokak lambasının loş ışığıyla;
duvarları gezen,
sayfaları çizen adamın,
sonsuz düşleriyle, aşkı bulmasının;
utanma bilmeyen dile getirişidir...
ört üzerini sevda kuyusu / derin olur aşkın uykusu...
Yreğinize sağlık güzel dizeler okudum kaleminizden,selam ve sevgiler sunuyorum...
muhteşem....derin bir şiir .......ve düşündürücü..genç .kalemi kutluyorum ....
müzeyyen başkır
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta