Yine gündoğumu yaklaştı
Tüm gece, saatlerce
Senin hakkında yemyeşil fanteziler kurduktan sonra
Alışıldık melankoli çöktü geceme.
Saatlerce duvarlarda, gece göğünde gözlerini canlandırdıktan sonra
Tekrar ve tekrar
Zarlar düşeş geldiğinde bile
Yapamadığım her hamle için
Yaptığım her halini kafamda kurup dopaminini defalarca sömürdükten
Yıldızları tekrar tekrar kaydırdıktan sonra gözlerimden
Sarhoş olduğumuz, sokaklarda özgür olduğumuz her senaryoyu en güzeliyle oynadıktan sonra zihnimin koridorlarında,
Her endişemde eşiklerine çömeldiğim o kapıyla karşı karşıyayız yine:
Yanlış bir şey yapsam arkanı döner misin yine bize?
Bu sefer belki temelli?
Naparım gitsen?
Öfkeyle duvarlara mı sarılırım, şişelere mi, başka bedenlere mi?
Böyle delirircesine severken seni, bu çaresizliğimi nerde sönümlerim?
Komşu başka kapılar:
Sana gerçekten güvensem nolur, nasıl olurdu ki acaba?
Bitesiye sever miydik birbirimizi.
Birden kayar mıydın yine ellerimden, fırsatın olsa?
Fırsatın mı yok, bahanen?
Yaratır mıydın her fırsatı bana koşmak için, darılsam sana?
Dara düşsem söker alır mıydın dehlizlerden, çürümeye mi bırakırdın kendi pisliğimde?
Sana darılsam sen de sırtını döner miydin yoksa bana?
Gönlümü alır mısın kızsam mesela?
Benden vazgeçer misin bebeğim, ilk hatamda?
Sevgini kanıtlar mıydın sorsam sana, koşarak kaçar mıydın?
Sevgin aşar mı boyunu, yine geri geri çıkar mısın sahnemden, oyunun ortasında?
Her gece yattığında, gözlerinin ardındaki kısa filmlerde oynuyor muyum söylesene?
Yoksa elinin tersiyle kovuyor musun beni kulislerinden?
Yaratımlarında bir parça mıyım?
Yoksa öylesine mi bu dakikalarımız, seninle el ele, gecenin derininde, bu sayısız evlerde?
Binlerce satır bahanesi aklımda, kapıdan kapıya koşar oldum,
Galiba kaygılarımın kölesiyim,
Bu krallığın soytarısı, surlarından atlamak üzere her gece.
Sevgilim, ne zaman tembel bir sabaha uyanacağız beraber,
Akşamdan kalma, doğan güneşe birlikte söverken?
Seninle doğan güneşe hiçbir koşulda sövemem,
Sensiz doğurduğum günlerden haberin bile yok üstelik.
Kaç günü tavana yansıtarak seni,
Kaç günü hakkında yazarken,
Kaç günü ağlayarak, ruhum boşanırcasına göz pınarlarımdan,
Kaç günü varlığına lanet ederek,
Kaç günü kahrolarak,
Kaç günü yeminler ederek seni unutacağıma,
Kaç günü içimde sünen acı bitsin istedim, ne pahasına.
Ama içimde şunun neşesi var ki,
Bu sefer galiba gerçekten kafada kuruyorum olmayan bişeyleri.
Söz, emin olduğumda hepsinin kurgu olduğuna, sadece sana dair aşk şiirleri yazacağım,
Bulutlar kadar yumuşak, şekerler kadar pembe,
Her gün gözlerinde nasıl kaybolduğumu anlatacağım,
Sana nasıl doyamadığımı.
Bu sefer satırlarda buna çare arayacağım,
Kalbime nasıl günbegün yerleştiğini,
Yuvadan ilk adımını atan bir civcivin göklere ilk yükselişini,
Dünyasında, bir anda hayatının bütününü işgal edecek yepyeni bir amaç, en yüce hazzı buluşunu, gözlerinin bu sürprizle açılışını kocaman,
Hayat buymuş diyişini badem çiçeklerinin,
Rüzgarın ritmi ve huzurla salınışını başakların,
Seninleyken sadece sonsuz bir an var sevgilim, diye mırıldanarak süzülüşünü sakuraların.
Söz, bu sefer kendimi atmak yerine uçurumundan,
Aklımın iplerinden ördüm sabrımı,
Sırtımı tutsun, bol cepli bir yelek giydim,
Seninle el ele bu spiralli merdiveni inelim bebeğim,
Ne ben atayım kendimi uçurumundan, sana sonsuz güven ihtiyacında,
Teslim olmak isterdim tamamiyle.
Ne sen korkup çekilesin, gözünde büyürken hızlanarak çarpan kalbim, bir anda kucağında.
Tut elimden, merdivenden inelim,
Bizim için döşeli dairelerinde yoruldukça dinlenelim,
Göz göze, diz dize,
İndikçe ışık sarı ve loş bir hal alıversin,
İndikçe yeleğimin cepleri anılarımızla dolsun,
Bir tıpa, bir broş, bir iskambil kartı,
Bir pena, bir sokak, bir gezegen dahi.
Merdivenin dibi, uçurumun dibi,
Sandığımız gibi karanlık değil.
Yemyeşil kırlara açılsın,
Kalplerimizin merkezine,
Sende kitaplıklar,
Bende plaklar,
Oturma odamızda yumuşak hatlı turuncu bir kanepe,
Uzun tüylü halılar,
Çeşit çeşit lamba, eşi olmayan kupalar ve çaydanlık ocakta.
Artık kendime çaylar demlemiyorum, sadece kendime.
Ruhum seninle evde hissediyor, aklımın da hissetmesini bekliyorum.
Ellerim de güvenim de ellerinde sevgilim.
Kayıt Tarihi : 10.12.2025 06:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!