Gece
Bir yıldıza tutunarak sürüklenmek
Bir başka geceye
Siyah, mavi ve kızıl rengi delerek bulutların arasından yürümek
Nefes aldığını hissetmek
Yorulmak, anlamak ve okşamak bir bakışta hayatı
Sonra susmak
Geceye kusmak ağır geçen zamanı
Düşünmek bir derinliği bozarcasına
Düzensiz bir taş alıp eline savurmak
Suyun geceye değdiği yere
Dalgalanmak
Su gibi
Her dalgada biraz aşındırmak toprağı
Her dalgada sereserpe uzanmak
Koklamak geleceği
Ne olacağını bile bile yaşamak
Suyun dibine çökerken taş gibi, suya verdiğin acının yakınmasını izlemek
Toprağa...
Sonra geri dönmek, gecenin, bulutların ve suyun ardından ve hatta taştan
Geri dönmek
Hiç olmamak korkusu
Sonra yüreğini bir çıkmaz sokağa atmak
Loş ışıkları, abajürlü camları
bin
dokuz
yüz
seksenlerden kalma kalabalığıyla
yarını olmayan bir sokağa
Biraz yürümek
Gece oluncaya kadar yürümek
Evlerden birinde büyümek
Büyüdüğün evlerden birinde, bir anaya, bir babaya ve bir evlada bürünmek
Her sabahında güneşin kepenklerini çektiği vakit
Tanyerine savrulmak
Siyah, mavi ve kızıl.
Karışıp gitmek
öylesine
öylesine dem vurmak
Rakı şişesinin kadehe
Hayatın ciğerlerimize vurduğu gibi
Bir cam fanusun içinden bakan akvaryum balıkları gibi
Gideceğimiz yer, hep aynı yer...
Kayıt Tarihi : 11.6.2006 00:14:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Aziz Yolcu](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/06/11/gece-oylesine.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!