Gece'nin Karanlığı Şiiri - İhsan Burak K ...

Gece’nin karanlığıydı…

Başbakan Erdoğan, o gece,
Afrika'dan yurda dönüyordu.
Havalimanı halkının ''Ya Allah Bismillah Allah'u Ekber''
Sesleriyle yankılanıyordu…

Başbakan ‘’Ak Parti Seçim Otobüsünün’’ üstüne çıktı;
Halkıyla kucaklaştı.

Haykırıyordu, kalabalıklar;
''Yol ver geçelim, Taksim'i ezelim''
''Yol ver geçelim, Taksim'i ezelim''
‘’……………………………………….’’
Başbakan el salladı kalabalığa; sustu; sustu..
Doğrusu bu, düşündürücü bir husustu.

Haykırış tüm gücüyle devam ediyordu;
''Yol ver geçelim, Taksim'i ezelim''
‘’......................................................’’
Sloganı atanlar, şeytana mı kanmıştı?
Zira, slogan dinden pek nasip almamıştı…

Diller tutuldu..
Kalpler pek bir buruldu..

Sonra, araya bir sürü laf girdi;
Ve ''Başbakan, herkes şimdi evine gidiyor'' dedi;
Zira, uyku vaktiydi…

Niceleri uyudu..
Niceleri uyanıktı!
Uykunun tadı yoktu.
O gece; hiçbir şeyin tadı yoktu..
Zira, karanlık çoktu.

Endişeliydi o gece,
Sloganı duyanlar…
İnsanlar,
Yıldızlar,
Ay,
Ağaçlar,
Rüzgar,
Ve Güneş…

Zira; Taksim’de,
Yol verilse
Ezilecek olan;
Çimler değildi,
Toprak değildi,
Taş değildi…

Fidandı,
Candı,
Yıldızlar,
Rüzgar,
Aydı..

Her biri, ağaç,
İnsandı..
Yemyeşil orman,
İnsanlıktı..
Vicdandı!

Düşündükçe tüm bunları,
Kahroluyor insan;
Söyler misin!
Neredesin?
Ey vicdan!

Vicdanlar fena kanıyordu.
Gözyaşları çağlıyordu.
Acının dinmeyen çığlığı birleşip,
Gürül gürül
Taksim’e akıyordu…

İşte;
Bu ahvalde,
Bir şiir dile geldi;
Adına ‘’Kardeşlik Türküsü’’ dendi.

Kardeşlik türküsü,
Acıyan yaramıza,
Şefkatli elleriyle
Merhem sürüyor,
Soğumuş, buruk kalplerimizi,
Isıtıyor, ışıtıyordu.

Kalplerimiz,
Kardeşlik türküsüyle,
Büyüyor,
Bir, bir,
Hafifliyordu.

Kardeşlik türküsü,
Yurdun her yerinde,
Denizlerin enginliğinde,
Bülbüllerin eşliğinde,
Buram buram
Gül, sümbül, yasemin kokusu ferahlığında,
Yeni, temiz ve derin bir solukla,
Hep bir ağızdan aşkla söyleniyor,
Kalplerden taşıp,
Kalplere akıyordu.

Gecenin karanlığı;
Kardeşlik Türküsü
Ve Güneş’in ışıkları eşliğinde;
Adım, adım,
Aydınlığa
Kavuşuyordu.