Yağmur öyküleri gibi ıpıslak çocukluğum,
On bir yaşın ıslatılmışlığında uyanılası,
Suçlu bakışlarla duvarlardan umulan medet,
Kurusun diye yatağım, pijamam,
Sabahları zor etmek.
Ne tuhaf,
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.