Gündüz yalancıdır inan bana
Allar, pullar
Şen kahkaha ile satar seni
Etrafına................
Ya geceler
Ah o geceler
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Mahkumun boynunda urgan geceler, asigin girdigi yorgan geceler, dusman degilse de dostu da degil, sevenleri yalan sırgan geceler. Sizin o anlamli dizeleriniz gibi guzel degil benim yazdiklarim biliyorum. Elimden gelen bu ne yapalim. Gercek sair olmak icin bu siiri yazmis olmak kafi, bunuda siz yazdiginiza göre bana kutlamak düşüyor.
Mahkumun boynunda urgan geceler, asigin girdigi yorgan geceler, dusman degilse de dostu da degil, sevenleri yalan sırgan geceler. Sizin o anlamli dizeleriniz gibi guzel degil benim yazdiklarim biliyorum. Elimden gelen bu ne yapalim. Gercek sair olmak icin bu siiri yazmis olmak kafi, bunuda siz yazdiginiza göre bana kutlamak düşüyor.
Bu dünyanın dili bellidir, bildiğimiz kadın ruhundan, duyarlılığından yıllar geçsede hiçbir iz taşımaz Sevginin cinsiyeti yok, sevmek konusundaki kararlılığı, duanın gücünü elinde tutma konusundaki hırsıdır ısrarla Kısacası sevginin duanın dilini kullanmadaki ustalığıdır sevgilı olmak Kadın ve erkek dünyalarına kendini, kadın ve erkek olarak değil, ikna olan duanın ustalığıyla ortak etmeleridir Bunu, daha sonra, en üst basamakta köşeden kirlenmişliklere rağmen birbirimizi tanımak bile, kendisine verilen sevgi payesinden anlarız Dünyanın efendisi sevginin duasıdır.y.ed..
yüreğinizie sağlık
kutlarım:)))
Hangisi hakikat? Gecemi gündüzmü?Selam ve sevgi lie.
Yeşim hanım...
Yüreğinize sağlık...
Geceye dair güzel duygular....
Birde gecelerin bizi çeken kendine has bir gizemi vardır...............saygıyla
Bana ver geceni, gülsün yüzüm,
Lâzımsa senin olsun gündüzüm,
Ay ve yıldızlardır ilhamımın pınarı,
Güneş anlayamaz bendeki efkârı...Ahmet KISA
Gündüzün mavisi bırakınca kendini gecenin siyahına, yürek de kalemle dansetmek ister ilham meleklerinin şahitliğinde...Tebrikler Yeşim hanım.Tam puan gönül sayfanıza...Selam sevgi ve dostane hürmetlerimle...
Ya inanırsın sahtekar gündüze
Ya da kovalarsın geceyi
İnadına...............
Geceleri kendi güzdüzüne çevirebiliyorsan tabi.
Güzel bir şiir.
Kutlarım şairim.
Mustafa Yiğit
Geceler kovulunca sanki her şey silinecekmiş
gibi geliyor insana.
Yüreğine sağlık çok güzeldi.
Mükemmel benzetim..
Bu şiir ile ilgili 63 tane yorum bulunmakta