Dev bir kadın bebek oluverir bir anda gözlerinin önünde.
Düşlerinde gelinlikler içinde ana evinden çıkarkene.
Yemenisi başında bacısı ve ellerin bahar oluşması.
Tam göğüs kafesine sıkışmış bir sinir krizi vicdan azabı kadar derinden.
Selamlarken Zülfü’yü, gözlerin hoyrat oynaşı.
İçinin kan ağlaması kadar rutubet sarılmış bir ev.
Elveda bile diyemediğin onca sevdiğin
ve kaldırım taşları.
Nice nice sevdalar gömmüş.
Sessizlikle beraber kan ağlayan yüreğin.
Kelamların telaffuzunun kaybolmasıyla hayallerin peşinden giden iki toy.
Gözlemek yolları ve umutları.
Yine de beklentili olmak, olmazlara inat çırpınmak.
Tel tel saçların, solmuş benzin.
Sona hazırlanılan benlik ama yine de gitmez eller vedaya.
Neşesinde yeşerttiğim çocuklarım.
Doğum ile ölüm arasında bir yerde.
Ufak bir tınıyla son buluyor hayat.
Bir enkaz altında hissizleşen rüzgâr.
Gerçeğin artık sanrılaştığı.
Yolların ayrıldığı bu noktada.
En büyük hatadır belki de
vicdanı susturmaya çalışmak.
Gülmelerimizi bozdurdum bir saygı uğruna.
Düze çıkamadım yaş akmıyor gözlerimden.
Yitip gitti binlerce yürek veya nefes.
Bu mesafe yeter bana.
Emanettir birkaç yıllık yorgunluk.
Hatıralarla düşündüm durdum.
Günü geldi saçıldım kahırdan ve tükettim şişeleri.
Artık ardından çok zaman geçti.
Kayıt Tarihi : 4.12.2022 15:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!