Yabana atılacak gibi değil, ah hicran dolu!
Anlamıyorum; bu gençliğin böyle değildi soyu!
Batılılaşma uğruna yok olan bazı Türk boyu
Acaba ne zaman belleyecek oynanan oyunu?
Neslimizi köreltmek isteyenler dener her yolu,
Cümle gençliğimizde bu illet, ibretlerle dolu!
Efendim! Siz mi seslendiniz gölge? Ben mi geleyim?
Yakına gel, gel de bari kim olduğunu göreyim...
Vay arkadaş sen miydin, hiç ummazdım nerden bileyim?
Alaca karanlık ardında öyle; bari güleyim!
Hadi alınma! Hüsrân olduğunu nerden bileyim?
Gurbetin geceleri sessiz, ne de karanlık!
Gündüzleri kahredici kapkara zindanlık!
Hasret de kavurunca hiç arama aydınlık!
Âlem ışıktan bıkar, bize kandil de Haram!
Hararetten kavruldum, içim hala yanıyor!
Bir tuhaf yoldayım, ben de şaşırdım!
Baharı, yazı yok hayat aşırdım!
Şu yolun sonunda ümit taşırdım!
Finiş beni bekler, ben ise YORGUN!
Kim demiş erkekler ağlamaz diye?
Nice sular akıp gider, boşa mı acaba?
Hiç durağı yok mu sanırsın, be hey cühela!
Telâşla varmak istediği o son noktaya
Varınca özlem duymaz mı acaba arkaya!
Geçtiği yollar o kadar çileli ki, başı
Âlimin kandilini görünce uzaklarda
Ezâya göğüs gerip her setten atlasak da!
Tuhaf olan yâd değil, yârenler barikatta!
Karanlıkta sürünen sefil Âmâ ettiler!
Asalak kan emici bir mahlûk zannedenler
Ümidini yitirme, ümitle yaşa,
Zaten ümitsiz yaşanmaz ki…
Ümit olmazsa her yaşta,
Lale, sümbül, gonca gül açılmaz ki..
Matemi, kederi, yası bırak bir yana,
Eğer bırakmazsan emeller gerçekleşmez ki…
Ozanlar ne güzel anlatır baharı,
Lâle, menekşe, karanfil, goncaları,
Mutlulukla dinlerler anlatılanları,
Anlayan düşünür zevk, sefâ diyarı,
Zaman geçiyor, tıptı nisan suları.
Esrarengiz olayları çözemezsin, niçin?
Damga vururlar hürriyetine onun için!
Ezileni korumak dahi olsa niyetin,
Bazı kişilerce onaylanmaz zihniyetin…
İstenmez kişi ilân edilirsin, gerçektir,
Yapayalnız kalırsın, menfaatçi pek çoktur,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!