Bu ünvanı kolaymı verdi GAZİ şehire
Ne bedeller ödendi kan döküldü bir kere
Can verecekse insan veririm yüzbin kere
Altıbin üçyüz şehit verdi yazıldı tarihlere
Fransızlar saldırdılar,şehre tank,,top,uçakla
Savundu antepliler; yaşlı,kadın,çocukla
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bunu bir de şu liboşlar, enteller danteller, allahsız liberaller, mandalığı Atatürk türkiyesine yeğlerim diyebileck kadar ulusuna yabancılaşmış Arap budalaları anlayabilse..
Ne güzel olmuş. Şehitlerimizin ruhu şad olsun.
Tebrik ederim.
Saygılarımla.
Murat HAVCARCI
Yüreğine ve kalemine sağlık
Allah Şehit olarak ölmeyi nasip eylesin
üstadım tebrik ediyorum
ABİM YÜREĞİNE SAĞLIK NAMUS GÜNÜMÜZÜ NEDE GÜZEL ANLATMIŞSIN YALNIZ SENDEN RİCAM OLACAK ŞEHİTLERİMİZİN KEMİĞİNİ SIZLATMAYALIM RESMİ RAKAMLARA GÖRE BİLİYORSUNUZ ALTIBİN ÜÇYÜZ ON YEDİ ŞEHİDİMİZ VAR TEKRAR YÜREĞİNİZE SAĞLIK
BİRDE KEFEN BAYRAKLI KALEYİ İŞLESENİZ ÇOK HARİKA OLUR İLİKLERİME KADAR HİSSETİM
Kutlarım , Değeril Hocam, yüreğinize sağlık kaleminiz ve yüreğiniz daim olsun tam puan ekleyerek sayğılar sunarım ***Sayğılarımla
Kutlarım değerli hemşerim.O günleri çok güzel anlatmışsınız.
Selamlar saygılar
Anteple ilgili şiirler okudum. Anteplinin kendisinin yazdığı şiirleri ise ilk kez okuyorum. şiirde o savaşın içinde kurtuluşa katılıp savaşan biri gibi oldum. Yüreğine sağlık.
Yirmi yedi fırkaya, ayrılırlar sırayla
Cephane, erzak gelir, toplanan o parayla
Kuva-yı milliyeden,komutan Karayılan'la
Pusturdular düşmanı,koymadılar vatana
Diline sağlık hemşerim.
Güzel anlatmışsın Antep Harbini.
Eh Antepli olunca böyle güzel bir şiir de olacak elbette.
Selamlarımı sunuyorum.
Tebrikler güzel şiire.
Bir şehri insan niye sever?
İçide sevdikleri olduğu için en çok.
Kutlarım sevgili Şair,
Selam ve sevgiler.
tebrikler....
Bu şiir ile ilgili 12 tane yorum bulunmakta