1. Sayın Münevver Düver, kaç yıldır edebiyatla uğraşıyorsunuz?
Çocukluk yıllarından beri şiirle iç içeyim aslında. İlkokula gidip okuma yazma öğrendiğimde başladım şiir yazmaya. Annem, bir şeker bayramında babamın bizleri götürdüğü lokantada, üstü başı perişan çocukların şeker isterken ki hallerine çok üzüldüğümde peçete üzerine ağlayarak yazdığım şiiri çantasına koymuştu. Sonradan çıkarıp verdiğindeki sevincimi hala hatırlıyorum. Sanki dünyanın en pahalı mücevherini bulmuştum. Sonraki yıllarda da şiirle asla ilgimi kesmedim. Yazmaya devam ettim. Bugünlere kadar geldim.
2. Bugüne kadar kaç kitap yayımladınız?
Yazdığım şiirlerin sayısını binlerle telaffuz edebiliriz. Bunların bir kısmını geçtiğimiz yıllarda kitaplaştırdım. Bugüne kadar, biri ikinci baskısı yapılan beş şiir kitabım yayımlandı. Üstelik 2005 yılının Aralık ayında beş şiir kitabımı birden bastırıp, şiir severlerin beğenisine sundum. Bu durum, değil Türkiye’de, dünyada bile bir ilktir. Ayrıca 2006 Aralık ayında bir de tiyatro oyunumu kitaplaştırdım. 10 civarında kitabımda yayına hazır, basılmayı beklemektedir.
Genelde edebiyat, özelde şiir için verdiğim emeğin karşılığını edebiyatseverlerin gösterdiği ilgiyle fazlasıyla alıyorum. Bu bağlamda, çok değişik kurum, kuruluşlardan sayısını bilemediğim kadar çok plaket ve ödül aldım. Bu durum, haliyle her şairin olduğu gibi benimde üretkenliğimi olumlu yönde etkilemektedir.
3. Günümüz edebiyatında şiirin yeri nedir?
Şiir her zaman edebiyatın yüreğidir. En duygusal bölgesidir. Türk insanı hala duygularını, sevinçlerini, kederlerini dil getirmek için şiiri kullanmaktadır. Onun için edebiyatta şiirin yeri dün olduğu gibi bugün de çok önemlidir. Yarın da böyle olacaktır. Diğer edebiyat dallarını küçümsemiyorum ama, hiç biri şiirin yerini alamayacaktır. Çünkü, şiirin tadı bir başka.
4. Son dönem şairlerden, bir Yunus Emre, bir Karacaoğlan, bir Pir Sultan Abdal çıkmayışının sebebi nedir?
O dönemler şiir duyguları dile getirmede tek araçtı. Teknoloji yoktu. Edebiyatta yeni türler ortaya çıkmamıştı. Şimdi öyle mi? Roman, hikaye, deneme gelişti. Bu alanlarda da büyük yazarlar, değerli ürünler verildi. Günümüzde de çok büyük, çok değerli şairlerimiz vardır. Bence, yok demek, şairlerimize, şiirimize, en önemlisi de milletimize haksızlık olur.
5. Televizyonlarda bir sürü program yapılıyor fakat, edebiyat ve şiir adına programlara pek rastlanmıyor, Neden acaba?
Maalesef, televizyon kanallarımız Türk Kültürüne yakın değiller. Bir çoğunun adı bile Türkçe değil. Tamamen Hollywood kültürünün etkisinde yayın yapmaktadırlar. Programların çoğu da incir çekirdeğini doldurmayacak türden. Topluma uzak, benimsedikleri Hollywood kültürüne yakın. Kimi gafletinden yapıyor, kimi ihanetinden. Çünkü, bir milleti ayakta tutan en önemli etken dil; edebiyat ve şiir de dili yaşatan en önemli öğelerdir. Dolayısıyla milleti var eden unsurlardır. Onun için, Türk milleti’nin dilini kaybetmesini isteyenler, televizyon ekranlarını edebiyata ve şiire kapamaktadırlar.
6. Kültürel gezilere nasıl bakıyorsunuz? Edebiyata katkı sağlıyor mu?
Sadece kültürel geziler değil, seyahatin her türü insanların, bu arada doğal olarak sanatçıların ufkunu açar. Yeni açılımlara fırsat yaratır. Onun için, sık sık geziye çıkarım. Bu gezilerim sırasında edebi açıdan çok sayıda materyal toplarım. Sonra bunları edebiyat ve şiirin güzel duygusuyla harmanlarım. Bence, tüm şairler, yazarlar ellerine geçen her fırsatta değişik yerleri gezmeye çalışmalıdırlar.
7. Münevver Düver kimdir? Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Adana’da doğdum. Burada ikamet etmekteyim. 10 yıla yakın Kültür Bakanlığına bağlı personel olarak çalıştım. Sonrasında ayrıldım. Gazeteciliğe başladım. Halen Adana’da yayımlanan Zirve Gazetesinde gazetecilik çalışmalarımı sürdürüyorum. Aynı gazetenin Şiir Sayfasının editörlüğünü ve Yayın Kurulu Üyeliğini de yapmaktayım. Adana’da haftalık bölgesel yayınlanan Türkay Haber Gazetesi’nin sanat editörlüğünü yapmaktayım. Aynı gazetede “Sanat Penceresi başlığı altında kültür, sanat ve edebiyat yazılarım yayınlanmaktadır. Türkiye’nin değişik yörelerindeki gazete ve dergiler ile internet gazete ve dergilerinde de yazılarım yayınlanmaktadır. Bu arada, Günizi adlı kültür- sanat-edebiyat dergisini önümüzdeki günlerde yayınlamaya başlayacağım. Kalabalık ve hepsi büyük değer olan bir yayın kurulu tarafından dergide yer alacak eserler belirlenecektir. Bu bakımdan seçkin bir dergi olacak. Dergiye gönderilen tüm eserleri inceleyecek olan yayın kurulu, yapacağı tavsiyelerle henüz yolun başındaki genç kardeşlerimizin ufkunu açacak; edebiyat dünyasında kalıcı bir yer edinmelerinde yardımcı olma gibi bir misyonu da yerine getirecektir. www.munevverduver.com, www.munevverduver.net, www.munevverduver.org adlı internet sitemle sanal alemde yayıncılık yapmaktayım. Sitemde kendi şiir, roman ve tiyatro oyunlarımın dışında, başka sanatçıların da eserlerini yayınlayarak, edebiyat dünyamıza hizmet etmekteyim.
8. Gazeteciliğin genelde sanata, özelde şiire ve edebiyatı etkisi nedir?
Gazetecilik yapısı gereği günün her anı halkla iletişim içerisinde olan bir sektör. Böyle olunca, bir sanatçı için çok önemli olan halkın dertlerini, sevinçlerini, acılarını, toplumun içinde bulunduğu ruh halini sağlıklı bir biçimde saptama fırsatı doğmaktadır. Bu durum, sanatçının eserlerine yansır, eserlerini toplum tarafından kabulünü sağlar. Ayrıca, gazeteler yayınladıkları kültür- sanat sayfalarıyla, bir çok genç ismin topluma mal olmasını sağlamaktadır. Maddi imkansızlıklar nedeniyle ürünlerini yayınlayamayan sanatçılara eserlerini sergileme fırsatı vermektedir. Bu durum, sanat ve edebiyatın gelişmesine, Türk Edebiyatının yeni yazarlar, şairler kazanmasına vesile olmaktadır. Örneğin, sanat sayfası editörlüğünü üstlendiğim Zirve Gazetesi, sadece Adanalı değil, Türkiye’nin her tarafından, hatta Türk Dünyasından bir çok genç ismin eserlerini yayınladıkları ilk yer olmuş ve onları sanatseverlere tanıtmıştır.
Bu arada, televizyonun izlenme oranının yüksek olmasına karşılık gazetelerin yazılı belge olma özelliği vardır.
Günümüzde bir de internet yayımcılığı vardır. İnternet yayımcılığı da sanatın, edebiyatın ve şiirin gelişmesine çok olumlu katkılar koymuştur.
9. Sayın Münevver Düver, sizin şiirlerinizde özellikle kullandığınız bir tarz var mı?
Şiir, okuyana duygu yoğunluğu yaşatmalı, ruhunda fırtınalar estirmeli, hatta yıldızlarla yarıştırmalı. Ben, şiirimi bu saydıklarımı hangi tarzda gerçekleştirebileceğimi düşünüyorsam o anda o tarzda yazmaktayım. Bu hece vezni de olabiliyor, serbest şiir de. Gönlün hangisinden yana diye soracak olursanız, hece vezninde olduğunu söyleyebilirim.
10. Gelecekte edebiyat alanında hedefleriniz nelerdir?
Gelişmede sınır yoktur. Her anımı şiirde, edebiyatta kendimi geliştirmek için kullanacağım. Yeni konularda yepyeni eserler vermek istiyorum. Daha da önemlisi, kendime ait bir tarz geliştirmek istiyorum.
11. Genç şair arkadaşlarımıza tavsiyeleriniz nelerdir? kimleri okumalıdır ve şiirlerinizi yazarken hangi kurallara dikkat etmelidir?
Öncelikle çok okumalılar. Hani kitap kurdu diye bir söz var ya; tıpkı onun gibi. Şiirlerin yanında roman, hikaye gibi türden eserleri de okumalılar.
Kendilerini, hece ya da serbest şiir yazmak için zorlamamalılar. İçlerinden nasıl geliyorsa öyle yazsınlar. Okuyucuyla daha sıcak ilişki kuracaklarından emin olabilirler. Her duygularını kaleme almaktan kaçınmasınlar. Ancak, bunu yaparken, şiirin temel ilkelerini asla gözardı etmesinler. Yazarken kesinlikle bağnazlıktan kaçınsınlar.
Güneyin Kızı-03.03.2007
www.munevverduver.com
Kayıt Tarihi : 9.3.2007 11:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gazeteci Yazar Münevver DÜVER'le söyleşi Zirve,Türkay Haber,ve bir çok gazetede çıkan söyleşi 3.Mart cumartesi
![Münevver Düver](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/03/09/gazeteci-yazar-munevver-duver-le-soylesi.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)