GARNiTÜR Şiiri - Necdet Arslan

Necdet Arslan
1352

ŞİİR


92

TAKİPÇİ

GARNiTÜR

Koruluğa bir koşuluk ıraklıkta,düz tabanlılar meydanı yönünde sağda.
Ormanın has adamları çıkar gelirler,elinden alırlar nacağı.
Gölge tanıktır buna.Gölgede esneyen mollalar it sürüsü
Karşılarında bir hırka yarım lokma yüzlerce hödük el pençe.
Bu yurt senin.Kurdu kuşuyla,dalıyla yaprağıyla.
Aslında sen doğurtturdun onu
Çağlar ötesinden şimdiye getirdin
…Kolcular toplu intihar edip adreslerini
kaybettirdiler.
Yüzün bir güneşe çıkmaktan bir rüzgara çarpmaktan
kavruk.
Fosillerin delikanlı zamanlarından beri bu böyle.
Pudralanmış bir kömür gibi olmanın rolleriyle
Ne yapmak gerek senin için şimdi.Yeraltı kazılarından anlamam.
Bütün yolları boydan boya beşik derinliğinde eşmek
bir olasılık olsa bile neye yarar.
Bu toprakları koruyan dedendi yedi düvelden.
Adım attığın her yerde yayılır çıra kokusu
Bu düzen birden ve toptan devredilmiştir bezirganlara
Raptiyesiz olur ama zaptiyesiz olmaz,dediler senin için.
Berrak suları üşütmez seni beni at kestanelerini ve yayla güllerini
Yüzyıllar ötesinden alıp getirmiştin buraya güneşi.
Hükümsüzsün şimdi…

yirmidokuzocakikibinonbeş

Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 29.1.2015 10:26:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Akla zarar günler...
    Ve artık sadece insanlara değil, 'şiirlere de deli gömleği giydirdik', kendi kendimizle nasıl sağalacağımızın derdine düştük...
    Yok Dostum, yok... Biz iflah olmayız kolayca artık... Mazhar Osman bile şaşardı, şimdilerde yaşasa...

    İyi ki okudum şiiri... Kırk yıl düşünsem, inkarın boyutlarının buralara varacağını akıl edemezdim...
    Kutlarım Necdet...

    Cevap Yaz
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Sondan başa gelmek istiyorum.Çünkü sonun başlangıcında olduğumuz duygusuna kapıldım epey zamandır. Elimde değil, içimden atamıyorum kendimi çok kötü hissettiren bu duyguyu. Bilmem adına ne fobi denir bunun? Adı hiç de umurumda değil...

    Takıldım: ' Hükümsüzsün şimdi… ' ye Doğrudur... Hükümsüzüz. Hükümsüzleştirildik. Fakat suç kimin?... Buna biz izin verdik kardeşim!... Şu malum ' Sarı öküz ' ün hikayesini bilirsiniz.... Biz ilk hatayı sarı öküzü vermekle yaptık.

    ŞİMDİ ŞAPKAMIZI ÖNÜMÜZE KOYUP DÜŞÜNME ZAMANIDIR ÖNCE: Büyük bedeller ödeyerek kurtarılmış bu vatanın ne kadar bizim şu anda?... Çeşitli yanıtlar alır gibiyim. Yalan!....Koskoca bir yalan....Kendimizi kandırmayalım. Kontrol edemediğin bir bölge senin midir?... Samimi olalım hiç olmazsa kendimize...

    Peki biz ne yapıyoruz bu konuda seyretmekten başka?... Hiiiiçççç....Koca bir hiç...

    Şimdi bu şiiri alsam, Büyütsem, büyütsem, büyütsem...koca bir afiş yapsam. Götürüp şehir meydanına assam. Kaç kişi okur acaba?...Dönüp bakarlar mı?...Okuyanın kaçı anlar?. Kaçı hak verir yazılanlara?...

    İşte böyle bir toplum olduk artık biz.Ne desem boş...

    Kutluyorum öğretmenim. Mükemmeldi... Bir gün, bu sayfalardan ükenin mutlu yarınlarının şiirlerini okuyabilmek dileğimle....

    Cevap Yaz
  • Ünal Beşkese
    Ünal Beşkese

    Benim, 'Sönmüş odun ateşleri' diye hitap ettiğim kitleye bir sesleniş, hatta bir serzeniş gördüm bu şiirde Necdet bey,
    Gözleri, kulakları ve beyinleri mühürlü bir kalabalığın, okuyup bir şeyler
    anlayabilmesini ümit etmek isterdim.
    Teşekkürler duyarlı yüreğiniz ve bu çok anlamlı şiiriniz için...
    Saygımla, sevgimle efendim,
    Ünal Beşkese

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Necdet Arslan