Garip yazdı / Hikayeler Bir (1)

Gencay Coşkun
281

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Garip yazdı / Hikayeler Bir (1)

Garip yazdı
Tanıdık bir yol
Bile yoktu
Her adımda
Biraz daha çok
Kendime gidiyordum
Güneşin ışıkları yakıyordu beni
İçimin yakanların gibi değildi acısı
Her solukta yalnızlık
Öfkelendiren arıların sokması sözlerin sonunda
Duvarlarda ellerimin izi
Ellerimde duvarların izi kalıyor
Sargıda geçiyordu zaman
Soranlara kapı çarptı bahanelere uyduruyorum
Pekala biliyordu herkes
Gönlüme çarpanları
Ben çarpamıyordum
Ellerimin morarmış yüzüne
Bakamıyordum
Kararmış bir geleceği görüyordum
Yufkadan gönlüm
Sigara böreği kıvamına getirilmiş
İki gözyaşına
Yelkenleri suya indiriyordu
Suya inmeyense
Gelmeyecek umutlardı

Bir garip yazdı
Yola çıkmam
Başlı başına tesadüftü
Küf kokuyordu kitaplarım
Açılmayı bekliyordu
Bir türlü açamamıştım
Öfkenin tünellerinde
Ne sevindirik olmuşlardı
Okuma bayramlarında
İlk yapraklarına
Gözlerim değince
Bir garip sevişmeydi
İlk okumalarım
Bir garip yazıydı
Yüreğimi vuran

Bir garip yazdı
Belki de
Geride çok şey bırakmıştım
Yada gerilerde
Benden çok şey kalmıştı
Girdabın içindeyken
Dünyam dediğin
Kıpırdamaz bile yerinden
Sıkılırsın ince ince
Aslı sorunu girdaptan
Çıkmak istediğinde
Adamakıllı yaşarsın
Ama yinede akıllanmazsın

Bir garip yazdı
Yazacak çok şey vardı
Kaçamak saatlerdi
Kaçırdıklarım
Birazda benli zamanları
Hayal ediyordum
Çok da çabalıyordum
Zaman kaçakçılığını
Yapmak benim harcım
Hiç değildi
Karılırken harcım
Hep çok şeyler eksikti
Dağ tepe orman
Gidiyordum
Harbiden garip bir yazdı
Yazamadıklarım

Garip bir yazdı
Sarmaşık dolu kenarları
Deli bir orman vardı
İlk defa nefes aldığını
Hissettiriyordu insana
Ağır gelmiyordu
Damlaları yağmurun
Kürek çektim
Ilık rüzgarlara
Bir akşamı başlıyordu
Bir garip yazın
Sığınaklar kuruyordum
Çatma derme malzemeyle
Yıldız koynunda uyumak
Zordu denilse de
Biz ay yıldız görmeden
Hiçbir zaman uyuyamadık

Garip bir insanlıktı
Her şeyi kendilerinin
Sanırlardı
Onlara göre anlamlı
Bizlere göre
Hayırsız bir dünyaydı
Uğruna ölünesi mekanların
Üstündeki hamam böcekleriydi
Bazı üst düzey insan kopyaları
Kendilerinden başkalarının
Güzel yaşama şansı yoktu
Üstünde bastıkları toprak
Soludukları hava
İçtikleri su
Eğlenip dönüştükleri
Yerleri bilirlerdi
Ama altında bu mekanlara
Kan, hayat, can verenleri
Çabukça unutup silerlerdi
Unutulan insanlar
Unutanları asla unutmazlardı
Bir oradan bir oraya dolaşırlardı
Bekledikleri gün
Er ya da geç gelecekti
Bir garip insanlıktı
İnsan olmayı
Yeni yeni unutup
Tekrar öğrenmeye çalışırlardı ki
Bu garip bir zaman kaybıydı
Hafızaları su gibiydi
Hangi kaba girse
Onun şeklini alırlardı
Bir tek kendi kaplarına
Sığmaz
Bir tek kendi kaplarını
Dolduramazlar
Bir tek kendi kaplarını
Beğenmezlerdi
Kaplarına marka koyarak
Kendilerini fişlerlerdi

Bir garip yazdı
Aşık olmak
Bile çok riskliydi
Mermi hızında
Birden bitiyordu süren
İzi kalıyordu
Bedenin içinde bir yerde
Hayasızlar imparatorluğunun
Paralı korkak
Sevişken yaratıkları vardı
Aman Allah ım
Bu yaratıklar nede çoktu
Modernlik kisveleri boynunda
Yalanların bini bir paraydı
Ona buna yalakalık
Yapanlar
Doğrularla erirlerdi
Adamların umurunda bile değildi ki

Garip bir yazdı
Yalanları hep
Aydınlar yazdı
Gerçekleri hep
Garibanlar yazdı

Bir garip zamandı
Tam dibine düşmüştüm
İki arada bir derede
Sevmeye çalışıyordu
Gönlüm güzellikleri
Sözde aydınlığın
Parlak karanlığına
Sevdalandım
Belki dilim
Varmadı
Negatif eksende
Orijinden geçip
Pozitif bir cümle kuramadım
Hep içime işledim sevdamı
Yıkıntıların üstüne bir şehir kurdum
Tuğlaları kayadan
Bir daldan uzansa da kanım
Sevinç çığlıkları atası geliyordu insanın
Atacak organlarım ipotek altındaydı
Ansızın serilebilirdi
Gülden halılar topraklara
Ufuklara sevdalanmıştım
Sonsuz bir döngüden çıkıp
Diğer sonsuz döngü için
Beklemek lazımdı
Dil susacaktı
Gönül konuşurdu
Gönülden sesini
Kimsecikler dahil duyan olmazdı
Güz tadında şerbetler
Kış tadında bozalar
Yaz tadında sular içilirdi
Gerçekten seven başkasına
İlişkilendirmezdi kendini
Beklenmezdi sonlar
Duyumlara kulak kapalı
Kar maskeli adamlardı
Sevdamı götüren
Susarak beklemek
Acı veriyordu
İçimi bilen sevdam
Beni beklemişti ama
Ben asla uzanmamıştım
Yalancı meyvelere
Her ne kadar gerçek görünseler bile
Dokunmamıştım bir dalına
Yukarıdan inmiştik yeryüzüne
Buradan sonra gidecek yer
Sınırlı, sonu sonsuz bir zamandı
Ben seni beklemiştim
Kısır bir gürültüde
Topraklar içinde
Sense bir başka gönülde
Gönül öldüren
Sunmuştun bronz bir kadeh içinde

Garip bir yazdı
Sonu garip bir hikaye oldu

Hikayeler Bir (1)

Gencay Coşkun
Kayıt Tarihi : 10.6.2004 19:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Turhan Toy
    Turhan Toy

    güzel dizeler tebrikler
    Turhan Toy

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Gencay Coşkun