Kızılırmak  kızıllanır gelir doğudan,	
	Delicesine, sanki delirmişcesine...
	Timur gelir  atlarıyla  filleriyle,
	Düşman toprağına  girercesine...
		Kızılırmak  sel olur basar  bahçeyi,
		Bir sürü emek zayi olur bozar her şeyi! 
		Timur gelir yakar yıkar  her türlü eseri,
		Yıldırım Hanı alır, gider gerisingeri...
	Sivas'ım  Sivas'ım garip Sivas'ım,
	Neden böyle herkes sana hasım? ...
	Soğuklar bastırır gelmeden  kasım,
	Yüreğin sıcak bağrın donar Sivas'ım! 
		Pir Sultanın var, sesi Çamlıbellerde...
		İnler durur yurdumun dört yanında! 
		Hele de şu diyarı gurbet ellerde,
		Aşıklar  yer kaplar senin şanında...
	Türküler söylenir, dağlarında  yollarında...
	Bağrında ferah ferah eserken rüzgarın! 
	Aşıklar  inleyip durur sazın kollarında,
	Türküler kaynar  yüreğinde insanların...
		Sivas'ım Sivas'ım garip Sivas'ım,
		Cumhuriyetin temeli sende atıldı...
		Köyler kasaba, kasabalar şehir  oldu! 
		Sivas'ım bir kenarda  köşeye atıldı...
	Sıcak, soğuk kaplıcaların var! 
	İçinde yüzen minik balıkların var...
	Bugün geçtiyse de elbet yarın var,
	Senin de susmayan  aşıkların var...
		Yurdumun tam ortada kalbindesin! 
		Sana kim iyi kim kötü derse desin...
		Asırlar öncesinden de gelir sesin,
		Senin gibi garip aşıkların var! 
	  	 
	
Kayıt Tarihi : 28.3.2007 17:40:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!