Engin Demirci - GARİP ÇOBAN DİVANI..4.. ...

Engin Demirci
947

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

GÖRENE HER YERDESİN EY AŞK..

Vedduha bahçesine gel ki, gel gör ki ne çok köle yanın var dünyaya esir yanında. Zil çalıp oynuyor şeytan suretine taptıkça. Derdinle dertlenenler ruhunla buluşuyor şems vaktinde. Oysa sevda aramak gece gündüz yatmayla değil, dualarla gönüllerde gezmekle oluyor diyor gecenin çobanları. Aşkın gözyaşlarını avuçlarına biriktirenler inşirah tadında kartaneleriyle konuşurlar. Bütün kapılar bana açılsın dersen, bir kapıdan ayrılma. Canıma sefa olan seraplarla dönüyorum. İnsan yüzü sineyi okuyabilmek için hep ikrar ediyor. Kelimelerin ardındaki niyeti anlamak için iki satır arasında sıçrayan çamur yüzlerini de kirletiyor. Uzun uzun söz ancak ruhu yükselttigi vakit işte bu bütün sermayendir aşka. Çok içerilerden bir sezgi geliştirir insan gerçeği. Eğer sevgin kelimelerle bırakıyorsa teni engin gönlüne, sessiz feryadını kışkırtan edep ve adabın hakikatini anlamak zor olmaz. Ki sık sık benım de yüreğime takılıyor, size perdelerini kaldırıyor mahreminı bazen bu yolculukta. Benini en çok utandıran vehimlerin nasıl ikna olacak. Kelimelerle duvar ördüğünüz yanınıza kartaneleri ömür tüketen duygular sunuyor. Kendini esirgiyorsun sevgiden hiç ilgilenmiyorsun, başucunda olan aşkla. Seni tanıyan harfler bizden yana aha şuramda. Çünkü görmek gözün görüşüyle değildir. Ne ile bütünleşebiliyorsun her şey yerli yerinde,içte paçavraya dönmüş sefil kelimelerle yaşayanlar değil görene her yerdedir aşk.



BİR HABER SAL ŞU AŞIĞINA.. Şu garip halim neler neler aramış, bir şems vakti aradığın gönlünde üryan ol gel dedi İhtiyar Bilge.Kıvılcımlarla tutuşunca yanar aşkın çırası. Siyah gülleri ak gülleri seven seni sevdikce hiçbir şey düşünemem ki, seni sevmekten başka dedi Seyyah. Dudak arası nefesimdeki nefessin. Yeni yeni alışıyor dünya sana, bense yeryüzünden önce kaç defa bismillahla öptüm alnını göğün altında. Yıldızlardan tacını yaparken, bulutlar ve turnalar telaş içindeydi. Ve nefesin ikiye bölüyordu. Neden bunları bana yapıyordu aşk. Kalbine el süren engin gönüle sahip elin farkıyla yaşanan gecelerde aşkı anlatıyor gecenin çobanları sizi beklerken ruh eşini buluyor, gelip bizden söz alıyor. dedi Garip Çoban. Serhoşların üstü örtü duygularına, kalbimin fethi helal sarhoş ayrılık olmaması için. Sana yazacaklarım seni görmeden sus sus bitmez dedi Zahit. Kirpiklerinin gözlerini kucaklaması gibi vefalı, samimi oluyor sevgiye. Girdim yarin bahçesine, rengarenk aşk sohbetlerinde açılıyor gonca güller dedi Molla. Samimi bir itirafta dünyalık sayıklamaların esir aldığı duyguların adını söyledikçe gecenin çobanları, uykudan uyanıyor gönüller. Bu dünyalık yolda ne var terk et, seni bekliyor aşkta benin dedi Sufi. Geceleri gözlerine uyku girmeyenlerin ruhlarla hasbihalleri çırpınışların ardındaki c/anın yalnızlığını sergiliyor. Gönlün neredesin sen diyor! dedi Aklı Kıt Adam El çekiyor elin elinden aşkla.

Tamamını Oku