GARİP ÇOBAN DİVANI...28.... Engin Demirci

Engin Demirci
937

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

GARİP ÇOBAN DİVANI...28.... Engin Demirci

ANLAT AŞK..

Yar'lanmak için h/arlanmak gerekir. Fakir olmayan gönülden zengin dualar çıkmaz! Ne var ki, bir uzak düş olsada,henüz görülmeden tabir olunan rüyaların vakti gelmiş demektir, hala içe kapanık olsada acı reçeteniz, nefesten nefese yayılan duaları, anlat aşk. Ruhlara bahşettiği ışıktan, sesten, nur-ı siyahtan, renklerden, ateşten ve elbette suskunluktan müteşekkil büyülü bir yolculuğu, anlat aşk. Güç olmadı hiç, kalp kalesi kisvesine büründü şems vakti, yolunu kaybetmiş olan duygular, teheccüd vakti yolculuğun yolculuğunda cezbetullahta olanları, anlat aşk. Gönül O'nu ara ve bul, bu viran yerlerden vatan olmaz kalbe,dağın dağa kavuşması gibi buluşturup dersine katılanları, anlat aşk. Artık her şey çok farklı dediğinizde, ve o an geldi gülümsemenizle tanıştığınızda, bir hayat var canınızdan can verdıklerinizi, anlat aşk. Siz çok özelsiniz teheccüd vakti siz nefes aldıkça, fukarayı sevenin en sevgiliyi sevdiğini anladığında, küskünleri barıştıran halleri, anlat aşk. Kendine dokunmanın büyüsündeki feyzini alanlar ölümle aralarında bir eser bırakırlar, sınırlarını zorlayarak hediyesini dualardan alanları, anlat aşk. Fark yaratan göz alıcı güzellikleri sadece ve ilk kez teheccüd vaktinin ateşiyle tutkuya dönüştürenleri, anlat aşk. Herkes var,ölümü beklerken hayatı solgun bir gül görüp, gecenin garip çobanları gibi gidip engine tamamlanmamış sayfaların, karanlık geçmişin izlerine rağmen yol arkadaşımı, anlat aşk. Zamanım olsaydı doğaya döner, kuş sözcüklerini öğrenirdim sessizce, kendi halimde bir doğallıkla, teheccüd vakti sevgi için mayalanmayı anlat aşk. Gecenin göze ve kulağa sabretmeyi alıştırması, belki aşkın sırrını ifşa etmem diyen gecenin çobanları minberinde gönül dostlarından aldığı tembihle, bir yerden sonra anlamını kaybedeni, anlat aşk. Aklı ve gönlü uyum içinde olanlar var elbet, dualar gecenin endamına övgü değildir,vakte de övgüdür kimler mi? Aşk kuşkusuz! Hakikati işaret edeni,anlat aşk. Söyleyenin söylediğine inandıklarıyla kendini derinleştiriyor. Her biri aynı derecede tesir etmesede dilin yalınlığı dünyada bu boşlukları kapatıyor. Şems vakti herkesin ruhuna değecek bir sesle ayrılması gibi kendi halindeki doğallığı,anlat aşk. Son derece dirayetli olanlar ihmal etmiyor gönülden duaları,ımana teslim ol, aşka dön der. Anın akışını dondurmuş, kendi içinde kimin kime vesile olduğunu, her gün içinden yürüyüp geçtiğimizde, canhavliyle geride kalıyor boşluklar, rabıtasını bir cümlede söylemen istenseydi, her sözcüğün içinde ne derdin? dedim, sen kendi hakkına düşen sadakayı ver dualarda, aşk diye bir yer yoktur mesela, işte tam orda,toprak ve gök arasını,anlat aşk. Oldukça zor bir iş maşukun uyandırdığı duyarlılık göz ardı edilemeyecek denli güçlü bir gölge,daha da ilginç kılıyor bir kimse için gönül mekanını yer,yurt edineni kanıtlamak isteyen aşıklarını anlat aşk.

GÜNIŞIĞINDA DÜNYAYA HÂLÂ O ÇOCUĞUN GÖZLERİYLE BAKIYORUM..

Nefesi tutarak öğrenecek bereketini dualar, teheccüd vakti buluştukça. Kendisine ayıracağı zamanı hak ediyor gecenin çobanları dudaklarının arkasında sakladıkları huularla. Bir köşe başında suretperest yaşamların öldüğü öyle bir çağda, neden öldürüldüğü belli belirsiz duygularla dolu keşkeler. Bir kez daha kanıtlıyor, sıradan insanların sıradışı ilk aşkımız olduğunu. Kendine özgü bu başlangıç aslında hiç de göründüğü gibi değil arz edilen hal. İnsan kalabalığının tam ortasında biri dahi sordu hissettiğini her hangi biriyken vurulduğunda o servere. Ölmekte olduğunu anlayarak yaşayanlar, tam da orada can veriyor. Ve önünde uzun bir olası gecede, dirilmesi uzun sürmüyor gönüllerde. Asla küçük bir ihtimal olmazdı, muhtemel nefretler son cümlelerin ilk parağraftaki gizemin içine sürüklüyen sevgi.

BAKİ AŞKLA ŞİMDİ GİTMEK ZAMANI...

Dost doğru yolda heyecanla yolculuk yapanları yıldırmak için neler var neler bu dünyada. İstikametin hangi yolun doğrusunda? buyurdu Pirim. Hiç kimseye sormuyacağın sorunun peşi sıra gidersen halimiz perişan dedi Mirim. Elestbezminde verilen sözü unutturma varlığına, pek fazla inanma beşer kanunlarına yaşamış olsanız bile böyledir dedi Meczup. Hakiki doğru değişmez, güzeli seçtim ölüme hazırlıyorum dualara engel olan yanlarımı dedi Zahit. Rabbimiz diye başlayan dualar bencil değil, kendi hallerini merhametlilerin en merhametlesine arz edenler O'na güveniyor dedi Deliler Şeyhi. Her an işitip duran O, sen nerdesin dualarının, Hz yusufun duası yaranından ne istemiş, kimin diliyle istemen meramını anlatıyor dedi Hırkasız Derviş. Peygamberlerin, meleklerin yaptığı dualar, ağzı dualı insanların dualarıyla karşılaştırıyor engin gönüllüleri aşk şirke düşmemek için teheccüd vakti dedi Miskin. O kapı hep açık, itiraf et kendini seher vaktini fırsat bil, ne istedik de olmadı ki? dedi Aklı Kıt Adam. Unutmamak, hatırlamak değildir, gönüllü birlıktelikte samimi ve rabbine müteşekkir olan ruhlar, laşey deyip susarak salat ve selamlarla, sıra davete icabet edecekler ve nasipdar olacaklar aşktan aşıklar, şimdi tam zamanı ç/ay içmenin dedi Garip Çoban. Kendi canlarından daha yakın olan cana yakın olmak için sevgide O ölçüde rehberlik ediyor.Dönmek mümkün olsaydı, soluğun kesildiği o sabah olurdu son anda dedi Fakir.

ŞUURSUZLAR...

Okuma şevki duygulara farklı yerlerden temas edip tutunuyor ben oldukça. İnsan ruhunu kendinden çıkartıp gözleri açık bir uykudan kımıldatıp kaldırmak sonra da hafızanın çoktan boşaldığını sandığınızda sevginin odalarında gezdırmek onların yani gecenin çobanlarının marifeti. Tek ama sağlam iyi bir aşık için teheccüd vakti yeterli olabiliyor. Birbirlerine çok güçlü bağlarla bağlı olanları belki de bunu tanımlamak için gerçek aşka gönül verenlerin şems vakti dua halleri yeterlı. Sevgi ve hürmet duygusu sağlamlık kazandırıyor hayata karşı. Ruhlara inşirah tadı verenler birbirlerine farklı yerlerden temas edip tutunuyorlar. Normal yaşamda olmayan gözle bakma gücü olanlar, kudretiyle seviye müthiş anlam kattıkça kokularıyla birlikte, O dem dem sıcaklığı da yayılırdı aşka. Ve ben o sıcaklığı hissedince sabah ezanında, oracıkta bir kere daha var olurdum doğumgünü vuslatı gibi. Kemiklerime kadar işleyen bu sıcaklığından bir türlü ayrılamazdım, zavallı dünya hiç anlayamazdı tabii akan gözyaşlarımı. Hasılıkelam alemlerde olan ruhu anlayamadığı için suretperestler, başını uzatarak başka türlü var edemiyor dünyalıklarıyla kendini. Bozuk hakkını veremeyenlerin inançları, çok bahsedilenlerin öykülerinden olacak. Bu var olma çabası hayatın sarstığı bir insanın kavgasından çok karda kışta ömrünü yaşayanların inatla karanlığa çakıp durduğumuz nefesler biraz da nefes/siz…

SONRA DELİ GİBİ KOŞTUM BOYUN EĞMEZ YANIMA...

Hiçbir şey dokunulmazmış gibi geliyor şems vakti. Vefa nedir, bilir misin? O keşkeler hep içindeki yoluna engel. Yani, diyeceğim o ki, meçhul bin pişmanlığımız. Küsmek nedir bilirmisin? Duygunun sağlaması, söz de! Seven ne yapmaz, çünkü bu hayat acı tatlı bir aşk senfonisidir korkak gözyaşlarına. Bu ben değilim demen için çok neden var, çık dışarı kendi acılarına bile inanmadan. Susmaya gidiyorum demen için, yaslı halinle değil Rabbinden korkarak yaralarından kurtulursun düşü(n/e) biliyorsan. İyi tamamen iyi, kötü tamamen kötü değildir hiç kuşkusuz. Karanlıkta yankılanıp unutulmaya yüz tutmuş olanlar her açıdan farklı. Aşama aşama nefsini törpülemek için derman arayan gecenin çobanları kendi benzerinde biliyor aynasını. Halini bilmiyor mu, halin? Kılı kırk yaran halinde doğal şeyler unutulur gibi olmuş, zor inanan yanınla. Duyguların sevgiye peş peşe kapalı olsada, cümlelerde nadiren var hecelenenler kalbine eziyet ettiklerinle. Gece bir açık bir kapalı diye gider. Kendimi orada güvende hissediyorum, muhtemelen aşk bana iyi geliyor. Acaba kendime eziyet etmekten zevk mi alıyorum. Kendimin dışına çıktığımdaki üşümelerimden fena halde korkuyorum. Hakikat dediğimiz şeye en yakın olan gezen çocuklar ve deliler, bizler hayatın tavan arasındaki kafamızla bakmaktan başka nedir ki, halimiz? Büyük buhran döneminde yalnızlık ve sevgisizlik fırtınaları kopuyor dünyaperest yaşamlardan.

BİLMEK İSTERLER NASIL BİR ŞEY AŞK...

Sadece geriye çekildim tenhaya,buluşma noktamız neresi? buyurdu Pirim. Baharın renkleri, ışıltının cazibesiyle seherde en çarpıcı özgürlüğün rengiyle aşkın sadelik ve zerafetini sunar dedi Mirim. Kendime rağmen aramızdaki kuklalar her gün sahneye çıkıyor, senaryo derslerini modelledikleri dünyaperestler festivalinden dedi Meczup. Hayatın orta yerinde inceliklerini hiç yitirmemiş insanın ölümündeki sır dedi Zahit. Kimlerde nasıl hayal kırıkları yaşatıyoruz? Biraz kederli ama benzersiz dersler var,biri hariç dedi İhtiyar Bilge. Sahiplerı göçüp gitsede, o masumiyetlerin içindeki çok meşhur alimler hep aşina yüzler olarak kalıyor. Kimbilir nasıl bulanıyor küçük lekelerimize aşk ağacında gölgelenen yolcuların duaları dedi Deliler Şeyhi. Toprağa düşmenin kemali, her şeyin kendi sessizliğine çekilişi aşkın derinindeki gizine birlikte dokunmamız için,derdimizin dermanı tevazuyla kabirler herkese serbesttir dedi Garip Çoban. Faniliğimizin yüklediği sorumluluk bir mola belki yalnızca,ev sahibiyle aramızdaki gizemli anlaşmanın coşkusu, gönül aynamızda hep önemsenmek bir kaçış arzusu olsada, bir anın bizde kalması şaşkınlığımız şems vakti dedi Miskin. Yokmuşcasına var olabilmenin hudutlarını belirlemeye çalışıyorum çekildiğim yerden dedi Hırkasız Derviş. Dünyanın görülmezliklerini bir ışık parçacığının sonsuzluk basamağında kırılışında aşkı fethedebilenler o aşıklar

GÜN OLUR DEĞİŞİR HAYATLAR..

Şekil s/öz için vardır unutma! Karamsarlık yok,sana geldiysen,ben ordayım diyen sesin tonu da farklı, kelime varlığı da şems vakti. Velhasıl, gitgide kaybolan insan kalma dokusunda aşkın müridi olmaktan mahrum olan tek kişi var, o da benim. Fakat, geceyle konuşurken duraksadım şimdi, meşkimi perdelemesinden tek korktuğum uyku halim. Sana yaklaşmak için çekirdeğimin toprağına ulaşmakla meşgulüm. Hakkının hakkını vermek için hamdım. İnsanlığın halleri için hiç birşey yapamayandan değilde en iyi şeyi yapan olman için dua eden ol. Ne istediğine dikkat et ki, ALLAH'ın ahlakıyla ahlaklananlardan olda sadakan hakkını helal etmen olsun. Yüzeysel düşünen insanlar arasında derin düşünenleri nasıl görebilir. Transfer tepkileriyle yaşayanlara önerimiz var diyor geceler. Haksızlık yapma kendine, mantığın ve korkun aşırı reaksiyon gösteriyor iletişim kuramadığın duygusal zekana. Zamanlama, sıralama, planlama becerini öğren, ayrıntıda boğulma. Sessiz zamanını bulmalısın şems vakti duygularının, ne istiyorsun kendinden. Başkaları ne der! Diyorsan yaşamına, mekanik olmadığını hatırla. Hayat büyük bir yorum demektir. Hikmetli ol yüreğine, alim ile arif olmanın farkına varmalısın duygularını tanımlarken. Sebatlılık eğitimi ver hayatına,ahlaksız olmak popüler kültüre dönüşmüş. Hata yapıp dönebildıklerin, şefkatin meyvesidir. Severek ne yapıyorsan,öznesini koyarak yaşamalısın.

AŞIĞIM SANA AŞK...

Allah'ın rengi bir şekilde sızar, ağzı dualılara bir fatiha okuyanlara ne kadarda güzel yakışıyor aşık olmak. İşte o sırada en iyisiyle ortak bir noktası vardır aşıkın zamana. Gözünün gördüğünü söyler musalladaki bakışlar, dünyada bittiklerinde aslında sizin ıçin bitmezler ruhunuzda. Gönül evinizin içine çöktükleri his'leriyle devam ederler sizde. Daha neler oluyor demeye bile vakit kalmadan sızarlarda sızarlar ruhaniyetinize. Bu tuz buz olma halidir varlığının, anlatılması imkansız halin, aşktaki h/alidir. Ç/ay'la demlenen gecenın çobanları teheccüd vakti ay gibi ışık saçmak için uykusuzdurlar. Hadi engin bir gönül içte gecede ç/ay koyalım maşide gönüllü avuçlara diye seslenir huu'ları. Sevgiyi benimsemeyenler için hayat hep hatalı oluyor n/edense duygular. Duygularını yanlış yönlendiriyorsun bugün ne gördü gözleriniz? diye bir sor! Kalbinize ne getirdi! Dünyaperest yaşamınız.Zamanın huzur veren duraklarındaki nağmelerde yedirenk'in O'nun bakışıyla beyazrenk'e dönüşmesi konuklarını şaşırtıyor neyzen gibi. Düşünceler kelimelerle kovalamaca oynuyor gecenin kapısına gelenlerde, gecenin çobanlarının biz her şeyle akrabayız diyen O sesle meşk etmeleri, kendime yer bırakmadı benimde. Çok mu zor, halimiz ortada hadi aç avuçlarını firavun yaşamına inat, yaralı kendini dışarı at beninden. Beni koyup teheccüd vaktine gidiyorum h/ar'lanmak için şems vaktine. Çok g/örmedım, y/aşamadım O'ndan uzak bu dünyayı, çok erkende değil kalkıp gitmek için. Aynaları her yerde şimdi aşkın, buyrun bir bardak ç/ay'la uyuyan şehirler arasında h/ar'lanmak için meşkle.

DERİNLİK KAZANDIRIYOR..

Cimrilikle iman bir arada olmaz.Sorgulayan ruhların bilinçaltını açan anahtar teheccüd vaktidir buyurdu Pirim. Denetimsiz isteklerle hevalarla maskeleri artanlara rağmen kendinle ilişkini artır dedi Mirim. Rabbini küstürenlerden olma, muhsin davran yaşamında, Hz Lut gibi misafir perver ol dedi Meczup. Gücünün yetmediklerini yükleme kalbine, kendini cimriliğe alıştırıp kıskanç olup fıtratını örtme, rabbine karşı gelmekten sakınıp gizli şirke girme dedi Zahit. Rabbinin koruması altına girenlerden olanlar resulün davetine itaat ve infak ederek felaha ererler kurtulanlardan olurlar dedi Aklı Kıt Adam. İçkiden beter sarhoşluk yaşayanlar kimin huzurunda olduğunu bilmezler, kendimizi gözden geçirip ne için yaratıldığımızı düşünelim dedi Miskin. Dünyaları küçük modern çağın virüsü yalnızlığın, herkesçe kabul edilmesi gereken doğrular olarak sunmak sahtecilik değil de nedir, doğru yapmış mıyız, değil elbette dedi Deliler Şeyhi. Bir adım daha atın güzel insan olmak için ümitle korku arasında dedi Fakih. İnancının farkında olanlar şeytanın hayatını okur, hafıza bunalımda insanlık, eksik her şey çok eksik dedi Fakir. Bir bedende binlerce yaşam sunan zor yokuş gecede, tıpkı hayat gibi ne var ne yok o unutulmuş boşlukta aşk? dedi Garip Çoban. Elden düşme kalıplar var suretperestlerde, kötülüğün her anı yanı başlarında sevgiye her zaman ki gibi kırılgan kendisi gibi bir evhamlamısın?

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 4.6.2013 15:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Aşk celladından ne çıkar mademki yâr vardır. Yoktan da vardan da ötede bir "Var" vardır... Sezai Karakoç

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Engin Demirci