Nasıl da bıraktınız aşkı zaman tacirlerine,
Kirli nazarlara karşı savunmasız
Taşlaşmış gönüllerde gurbette..
Oysa kar beyaz bir surette teslim etmişlerdi aşkı size,
Nadide bir mücevher, kutsal bir emanetti
Ellemeyi bırak, bakmaya kıyamazdınız
Siz sandınız ki,
Sahte iltifatlarla,
Şehveti maskeleyen kirli nazarlarla,
Kibirinizi büyüten boş laflarla
Besleyebilirdiniz aşkı
Ama çorak tarlalarınızı yakan susuz yazlarınızda filizler yetişmedi.
Aşk, birlik isterdi,
İki gönlün kalıbıydı
Erimeyi bilene sıcak bir yuvaydı
Üçüncüyü kabul etmedi, kalıp kırıldı
Seni anladım da, değeri yok zaten kırılsın gitsin
Ama benim kalbimde oradaydı…
Şimdi ben sensiz, sen aşksız
Yokluğunda şiirler biriktiriyorum
Ama en acısı, yokluğumu bile fark etmiyorsun.
Aşk mı? Gitti o.
Lekeli sayfalara yazılamazdı
Kirli bedenlere sokulamazdı
İkiliğe dayanamazdı
Gitti ve geriye kalan sahte anıların biriktiği boş sayfalar..
Düşündükçe boğazımda düğümlenen acı hatıralar…
Şimdi yaşam nefesleri saydığımız bir zaman kaybı ,
Ölüm ise hiç bu kadar yakın olmamıştı…
Kayıt Tarihi : 28.11.2022 18:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!