Garibin adına şarapçı derler.
Gelen vurur, giden vurur tekmeyi.
Bu neden içerdi, bu demezler,
Ve bilirler tekme tokat dövmeyi.
Otur da bir dinle, nedir öyküsü.
Bir hanımı varmış, ömür törpüsü,
Oysa şu kendisi, dünya dürüstü,
Elleri uysaldır, bilmez dövmeyi.
İhaneti görmüş, sevgi yolunda,
Yılan görmüş gibi olmuş koynunda.
Şeytana uymadan kovmuş sonunda,
İçkiye kumara, vermiş kendini.
Falezler sokaklar, olurmuş evi,
Yine de kızmaz üzmezmiş kimseyi,
Şaraptan kumardan, bulmuş çareyi,
Zamanla unutmuş, o sevdiğini.
Akşam olup girse, taştan inine,
Ekmek soğan yermiş yemek yerine,
Bu hep şükredermiş doyduğu güne,
Yanında yatarmış kedi köpeği.
Ölümdür yakalar, garibi kışın,
Derler bu ayyaştır, boş verin atın,
Kılınmaz namazı, garip yatanın,
Öldüğü yer olmuş garibin yeri.
26 Şubat 2013
Ahmet Yüksel Şanlı ErKayıt Tarihi : 28.2.2013 00:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!