Gerçek adam bilip, yakın dediğin,
Düşmüşe uzaktan bakıyor gardaş.
Sözüne güvenip, dost bellediğin,
Sırtına hançeri takıyor gardaş...
Birileri gelip başa geçiyor,
Çark dönüyor, millet dişe geçiyor
Vallah devir-devran boşa geçiyor,
Zaman su misâli akıyor gardaş...
Zulüm, darbe vurdu bu çağımıza
Birikiyor dertler kucağımıza.
İşsizlik, yolsuzluk, ocağımıza
İncir ağacını dikiyor gardaş...
Sanki bizim bütün günahlar, suçlar
Yurdumuzda iyi gitmez iş-güçler.
Bizi çekemeyen bazı dış güçler,
Tekere çomağı sokuyor gardaş...
Dayıyız, kuzeniz, aşığız, eşiz,
Kürdüyle, Türküyle kökten kardeşiz.
Ayrımcılar bizi bölerek siz-biz,
Nifak tohumunu ekiyor gardaş...
Kimisi Avrupa birliği bekler,
Çeker uçuruma bizi itekler.
Dört işlem bilmeyen soysuz köpekler,
Vatanı bölmeye kalkıyor gardaş...
Birileri olmaz yollar deniyor,
Sözde soykırımı kabulleniyor,
Kıbrıs’ı topyekün ruma veriyor,
Bu işlerin cılkı çıkıyor gardaş...
Bıktırdılar artık halkı, yurttaşı
Her türlü çileyi taşı ha taşı
Gün gelir çatlar bak bu sabır taşı,
Bu millet dişini sıkıyor gardaş...
Hikmet der; gidişat umut saçmıyor,
Verilen tavizler gözden kaçmıyor.
Yurdumun üstünde güneş açmıyor,
Sürekli şimşekler çakıyor gardaş...
Ankara / 25.09.2009
Hikmet NazlıKayıt Tarihi : 13.3.2013 04:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!