...Buz gibi bir İstanbul gecesi... Sokaklarında sığınacak bir yeri olan hiç kimsenin ortalıklarda görünmediği bir saatte Kadıköy rıhtımında bir gölge ağır,aksak ve titrek yürüyordu...
Üşümüştü,yılgındı gözyaşları yanağından süzülüyordu…
Evim dediği evi bildiği yerden atılmıştı sebep yoktu sebep saçmaydı gerçek olan artık istenmiyordu itilmişti kapıya bırakılmıştı…
Üşüyordu ve nereye gideceğini bilmeksizin yürüyordu…
Sevgilimsin , kim olduğunu düşünmeye vaktin yok,yapacak
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Devamını Oku
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden