İki bardak bira vardı masanın üzerinde.
Bir de kola.
Kola Ayşe’nin önünde.
Figen, birde ben.
Eminönü’nde vapurlar gidip geliyordu, dumanını savurarak.
Martılar, her zaman ki gibi çığlık çığlığa.
Söyleyecek son bir sözüm vardı.
Söylese miydim akşamın karanlığına?
Sarayburnu’ndan eski bir gözde savruluyordu denize, tarihin bir yerinde.
Osmanlının kirli bir çuvalının içinde.
Cellâtlar, kollarımdan tutup,
Diz çöktürüyorlardı, bir kütüğün önünde.
Cellâdın baltası parlayarak kalkarken havaya,
Gönlümün sarayında onu görüyordum, pencerenin ardında
“Senin için ölmek de güzel” diye düşünüyordum, son anımda.
İki bardak bira vardı masanın üzerinde.
Bir de kola.
Kola Ayşe’nin önünde.
Figen, birde ben.
Son gemi çoktan gitti.
Biralar bitti.
Ayşe gitti, Figen gitti.
Eminönü’nde seyyar satıcılar, sokakları terk ettiler karanlığa,
Sesler bitti. Martılar bile kayboldu gecenin karanlığında.
Artık bende gitmeliyim,
Vefalı yar çoktan beklemektedir, pencerenin ardında.
Kayıt Tarihi : 10.6.2014 17:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Rafet Selvi](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/06/10/galata-koprusu-altinda-bir-aksam.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)