Ben seninleyken ah seninleyken hiç ürpermezdim korkmazdım farketmezdim insanların kayboluşunu.
Buluştugumuz banka yürürken adımlarımı bile sayardım,şimdi sen yoksun ya ne adımlarımı sayar oldum nede tozlanmış banka oturur oldum.!
Bir birimize bakıp kızarırdık ya güneşin bize masumca dokunuşu diye fısıldaşırdık ya.
Şimdi sen yoksun ne güneş yüzüme masumca dokunuyor sanki ayrılıgı yüzüme serpeliyor..
Artık sagıma soluma dikkatlice bakıp halüsinasyon görüp kendimi avutur oldum.
Şimdi gidiyorsun ayrılık saati geldi
Şimdi giyorsun kırılan bir buz parçası gibi.
Şimdi gidiyorsun öykümüz yarım kalıcak.
Şimdi gidiyorsun yıldızlar yerinden kayacak.
Şimdi gidiyorsun karanlık bir yolda
Şimdi gidiyorsun güneşimi çalarak.
Kulaklarında çınlıyormu acaba? Yapma gitme diyen feryatlrım.
Bir insanın yarınları bukadar duyarsızmıdır.
Gözleri kör kulakları sağırmıdır.
Elleri hep güneşin arkasındamı kalır.
Yüzü hep yerdemi kalır?
Şimdi ben seni unuttum,biraz yutkundum.
Boğazım felan dügümlendi bilirsin her aşkın acı hali.
Sonra her acıyan yanımı bi şarkıyla geçiştirdim.
Bilirsin çoçuk gibiyimdir,acıyan bi yanımı bi şekerle geçiştire bilirim.
Şimdi ben seni unuttum,biraz da sustum.
Sonra Katresinde kayboldum göz yaşının.
Bitişini izliyorum bir köşede.
Elimde geçmişin gazetesi ile
Biriken hıncım biriken inancım.,
Kan tarlası parmaklarım sıvası dökülmüş
Duvarların bir köşesinde.
Vaybe demek gidiyorsun sevgilim, içimden ne kadar güle güle git demek gelsede bi kosemde kal istedim,sebepsiz hayallere dalmim diye karanlik gecelerde sokaklara bagirmim diye odamda sessizce aglamim diye hergün isyan edipte kendimi alkole vurup sigara uzerine sigara yakmim diye; cokseymi istedim sairinde dedigi gibi ne bir tomar para nede sesi cok cikan bi araba bir damla mutluluk tu istegim biraz sendin, şimdi ise! Elimde soluk bir resim torpitomda bir kadeh içkim birde sen vardin sevğilim..
Farklılık yaratıyorum hayalllerimde.
Sen olmayan hiç olmamış gibi davranan ben.
İçim'deki tüm ışıkları söndürüyorum ve yere serilmiş.
Küçülmüş hayallerinden öpüyorum.
Beni çaresiz bırakıp gittin yürüdümüz caddelerde kaldırımlarda tek başına yürümeye başladın,
Artık iki yabancıydık bir birini çok iyi tanıyan iki yabancı sabah kahavaltısın daki kalan bir demlik çay gibi demimi bozdun belkide.
Otursun yüregime çöksün geçsin istedim buna ne kalbim müsade etti nede aklım,galiba ben seni seviyordum hala unutamadım hala delim demeni bekliyordum..
Ama bilirim ki demi bozulan bir çayın artık tekrardan demini tutturmak zordu vea imkansızdı zaten ikimizde imkansızlıgı oynamıştık sanırsam
Amacımız seninle yıldızlara ulaşıp bir dilek tutmak değilmiydi.Gelecegimize bir yol çizmek değilmiydi? Gün batarken yeniden doğmak değilmiydi karanlıkta kalınca yıldızlarımızla yolumuzu aydınlatmak değilmiydi? Pardon ama biz seninle neydik iki dostmu iki sevğilimi yoksa iki kalpsizmi?
Kapanan kapıların arkdasında kal bu günlerden sonra,olamazsın ekmeğimin bir bütünü şimdi vazgeçişimi uzaktan sadece izle benim bir zamanlar seni uzaktan sevdiğim gibi
Hoşçakal..
Bilki Kırışan yüzümdeki çizgiler degildi kalbimdi,Değmedin değmeyeceksin bir takım şeylere ve burkulan yüregime artık başka ellerin değmesi dilegiyle.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!