Yılların yorgunluğu sarsada ruhumu,
Tek baki kalan içimdeki umudun..
Karanlığın pınarına mecburdu içim;
Sevmeyi bilmeyenin sevmek istemesi gibi...
Loş bir hava var bugün dışarda,
Herkesin içini ürperticek, bir soğuk esinti.
Kaçıncı asrın müdaviniyiz, kaçıncı neslin devamıyız?
Diz Kapaklarımın üstüne çöktüm bu akşam;
Kayıp aranan, duygular içinde...
Boşlamışım kendimi, geçmişin izinde yok olmuşum sensizliğinde..
Çığlık kapladı daha henüz açmamış olan çiçeklerin içini,
Küçük bir uğultu, yanında fısıltının eşlik ettiği bir senaryo;
Bu satırlara sığacak;
Dünya masalında (...)
Mutlu bitirebilmek zor olsada bu masalı,
Mutsuzluğun iksirine sahip, daha niceleri şiir olup, dökülüverir aklından...
Sen bu yıl çok yorgunsun arkadaş! ...
Şöyle kafanı topla, 3-5 biraz..
Şükretmenin Lütfu sarıcaktır; bizim de içimizi..
Sen kaygılanma;
Yağmur dolduracaktır ellerimizi....
Kayıt Tarihi : 30.3.2011 00:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Atilla Işık](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/03/30/fisilti-47.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!